Gerek günlük hayatımızda gerek toplumsal hayatta iletişim sorunları yaşamamızda; düşüncelerimizin insicamsızlığında; hadiseleri, anlamları kavrayamayışımızda bağlamı kaçırmamızın rolü büyük bence.
Kendisini uzaktan uzağa tanısam, ailesini bilsem de çocukluğumda, gençliğimde görüştüğümüzü, sohbet ettiğimizi hatırlamıyorum, belki kalabalık ortamlarda görmüşlüğüm vardır o kadar.
Aslında epey oldu bu kitabı okuyalı. Üzerine birkaç kitap daha okudum. Okurken burasını mutlaka anlatmalıyım dediğim öyle yerler, beni şaşırtan, hayran bırakan o kadar çok pasaj vardı ki, bir yazı yaz...
Bir iki ay önce Diyanet’in güzel çalışmalarından “Hadislerle İslam” kitabını almıştım. Niyetim yedi ciltlik külliyatı bir buçuk iki yılda yavaş yavaş okumak.
Bu sefer alıntıyı baştan vereceğim. Yok, öyle özel bir anlamı olduğundan değil böyle yapmamın, iktibas edeceğim söz zaten aklımda da ondan.
Nihayet köye gidebildim. Birkaç haftadır hep bir engel, bir iş çıkıyordu. Köy pastoral bir şiir gibi bu mevsim, pastel renklerin ağır bastığı bir tablo, bir pitoresk... Dört gün boyunca ara ara çektiğ...
Ablamla yengem köyden döndüler, Fatma yalnız kaldı. Bir süre tek başına kalacakmış, ne kadar olursa artık, bir hafta kadar deneyecek.
Ömür defterini güzel bir şekilde kapatmak nasıl olur?
Yeğenler, kardeşler kısa bir süre bir araya geldik köyde.