Herkese merhabalar. Öncelikle 29 Ekim Cumhuriyet Bayram’ınızı kutlarım.

Bu hafta benim için çok heyecanlı ve özel. Kendime ait beslenme ve diyet danışmalığı ofisim bu haftadan itibaren açılıyor. Bilginize.

Danışan olarak karşılaştığımız bireyler kafalarında bazı senaryolarla gelebiliyorlar. Bir yakınlarından, televizyondan ya da sosyal medyadan işe yarayacağına inandıkları diyet türlerini uygulamak istiyorlar. Ben bunu karşılıklı adımlar atarak çözüyorum. Tabii ki yaşam tarzınıza uygun bir yöntemse ve destek için benimle görüşüyorsanız bunu da sağlıyorum. Ama öncesinde doğruları, yanlışları ve oluşabilecek durumları ayrıntılı bir şekilde konuşuyoruz tabii ki. Haydi başlayalım!

ARALIKLI ORUÇ

Bu hafta aralıklı oruçtan bahsedeceğiz. Yani intermittent fasting. Yazıda kısaca IF olarak geçsin. Kendisi benim mesleki olarak en yakın olduğum popüler diyet olabilir. 

IF günde sadece belli bir zaman diliminde beslenmenizi öneren bir sistemdir. Örnek olarak en yaygın uygulanan türünden bahsedeceğiz. 16 saat süren açlık ve 8 saat süren beslenme dönemi. Tabii ki bu beslenme dönemine yine kontrollü bir düzen var.

NEDEN IF?

Bu diyetin ortaya çıkış sebebi ara öğünlü diyetlerin kan şekerimizi gün içinde çok fazla yükselttiğinin düşünülmesidir. Bu durumun metabolizma sorunlarına yol açtığı ve sonunda obeziteye sebep olduğu düşünülür.

Yapılan araştırmaların bazıları bunu destekliyor. Yani IF metabolizma değerlerinde iyileşmeye sebep oluyor ve dolayısı ile kilo kaybı yaşanıyor. Bazıları ise kalori kısıtlaması dediğimiz yani herhangi bir saat sınırı olmayan klasik diyetle arasında çok da fark yoktur diyor.

Geçen haftalarda konuştuğumuz diyetlerden en önemli farkı eğer sağlıklı bir insansanız ciddi bir yan etkisi olmayacak olması. Eğer takipli bir hastalığınız varsa da doktorunuza danışıp uygulayabilirsiniz.

Sorulması gereken soru şu; Yaşam tarzınıza uygun mu? Yoksa farklı bir diyeti daha mı rahat uygularsınız?

Hiçbir diyet, besin mucize değildir. (Ne yazık ki!)

Sağlıkla kalın.

diyet-1