Suyun yaşam amacı aslında  gayet açık. Bedenin çalışması, besinlerin sindirilmesi, , derinin canlı durması, esnek olması derken bir dolu işlemler için  su ihtiyaçtır. İnsan vücudunun %70’e yakını sudur.  Kanın hareketi için insan yeterince su almak zorundadır.  Böbreklerden bazı zararlı maddelerin atılması için su yeterince tüketilmelidir. Besin maddelerinin  sindirimi için su gereklidir. Bağırsakların kabız kalmaması, düzenli çalışması için su mutlaka olmalıdır. Sindirim sisteminin başka işlemlerinde;  karaciğer, pankreas, dalak için su olmazsa olmazımızdır. Velhasıl kelam su yaşamımız için en elzem olanıdır. Yemeden bir hafta dayanırsınız belki ama susuz kalamazsın.

     Dernek çalışmalarım sırasında tanıdığım değerli bir ağabeyim var. Uzak yakın bağım hala devam eder.  Beni  e-posta  iletileri ile zenginleştirir.  Zevkle izler, düşünür ve paylaşırım. Yakınlarda güzel bir ileti geldi kendisinden, su ile ilgili. İlgi ile okudum, paylaşayım istedim.  Misal “ Dünyamızda  temiz içme suyuna ancak %1’imiz ulaşabildiğini ve yığınlarca insanın günde 10 litreden az su ile  idare olduğunu biliyor musunuz?  Ya da  kirli içme suyu nedeniyle her 15 saniyede bir  çocuk öldüğünden  haberdar mısınız? Hani günlük  dertlerimizi, gizli-açık savaşlarımızı  bir yana,  bu ülkenin  içme suyu sorunun ne kadar farkındayız?”.  Devam ediyorum “İyi kötü hepimizin  bir ev yaşantısı var. “Sıkı durun şimdi, çamaşır makinası  bir tur döndüğünde  37 litre su kullanıyor ve ne yazı ki sifon tek kullanımda ev suyunun dörtte birini harcamış oluyor, dişimizi musluk açık fırçalamak istersek  14 litre fazladan suyu, yetmedi,  10 dakika duş altında kaldığımızda 132 litre suyu heba etmiş oluyoruz”  

    Nasıl asıl demeyin, bir daha söylüyorum. “  Çamaşır makinası bir dönüşünde 37 litre suyu kullanır, sifon tek çekimde ev suyunun dörte birini harcar, musluk açık diş fırçalarsan 14 litreden fazla su atılır, 10 dakika duşta kadın mı, 132 litre heba olur gider” 

     Kendi adıma bu konuda çok şey yapmaya hazırım. Suyun altında duşumu kısa tutarım mesela,  tasarruflu  ampul kullanmayı hep doğru buldum. Elektrikli araçlarımı kullanırken açık modda kalmamasına özenirim. Alışverişi için çok uzak yerlere gitmek yerine, yakıt tüketimini azaltmak için yakın alışveriş yerlerini tercih etmek hiç fena fikir değil. 

     Şu zaman kadar “4” orman alanını şehre kazandırdım. Kızım, kendim, eşim, anam, babam, ölmüşlerim adına fidan diktim, diktirdim.  Bez torba, ya da file ile alışverişi savundum. Hiç olmasa bile geri dönüşümlü torbaları kullanmayı teşvik ettim.  Şöyle bir dönüp bakıyorum da kendime, şu ahir vaktinde susuzluğa çare için karınca kararınca çabalamışım.  

Kararlıyım,  böyle devam edeceğim.  Bu çabaya birilerini de ortak edebilirse  ne mutlu bu sarı geline…