Geçmişin geçip gittiğini mi düşünüyorsunuz? Acaba gerçekten böyle mi? Geçmişimiz hem bugünümüzü, hem de yarınlarımızı etkilemiyor mu? Hele de o geçmişte acılar ve kederler varsa… O acı ve kederler biz fark etmesek de, bugün geldiğimiz noktanın anahtarını elinde tutar.
Bizi ilk kez görenler bizi çok mutlu zannedebilir. Aslında o acı ve kederler bizi olgunlaştırmıştır. Onların bizi algılaması bir yanılsamadır.
İbn-i Haldun derki, "Geçmişler geleceğe, suyun suya benzemesinden daha çok benzer. "
Geçmişi tedavi etmek, geçmişe takılı kalmamak önemlidir. Geçmişe takılı kalırsak, hem bugünü, ardından da geleceğimizi kederlerle kirletiriz.
Yine bir düşünürün sözüdür, "Geçmişte çektiklerimizin bize, çekmekte olduğumuz acılardan daha hafif görünür."
Eskilerin dediği gibi “her düşüşte yerden bir avuç toprak alarak kalkmak” yaşam yolculuğuna devam etmek, insan olmanın gereğidir.
Hadi kederlenen gözlerimizi silelim, yaralı dizlerimizi temizleyelim ve yeni bir yolculuğa çıkalım. Kederleri sevinçlere, acıları mutluluklara dönüştürelim. Böylece tüm yaşananların bizi daha güçlü bir birey yapmasına izin verelim. Çok sevdiğim bir sözde olduğu gibi ”ağlarsan tek başına ağlarsın, gülersen tüm dünya seninle güler”.
Biz bunu yapabilir miyiz? Temiz bir sayfa açabilir miyiz? diye sorduğunuzu duyar gibiyim. Emin olun Sevgili Dostlar, sevdikleriniz için yola devam etmek önemlidir ve içinizdeki potansiyeli açığa çıkarır. Böylece yaşama dört elle sarılmanın sebeplerini keşfedersiniz.
YANMIŞIM
Geçmişim feleğin çemberinden
Su içmişim kader  çeşmesinden
Ne doymuş ne yorulmuşum
Ben yanmışım sana yanmışım
Seninle doğmuş seninle yaşamışım
Sensizlik kaç yıl kaç zaman
Acı gelmiş ayrılık ağlamışım
Ben yanmışım sana yanmışım
Yaşama sevincimdin benim
Seninle yaşardı yaralı kalbim
Sevmişim seni her gün anmışım
Ben yanmışım sana yanmışım
Yıllar önce yazdıım bu şiiride siz değerli okuyucularımla paylaşmak istedim...Gönlünüzden ve yuvanızdan mutluluk eksik olmasın.
Kalın sağlıcakla...