Denizli son günlerde Türkiye gündeminde ön sıralara çıkmayı bir şekilde başarıyor. 

Gönül isterdi ki Denizli ülke gündeminde hep ön sıralarda yer alsın. Neyiyle; başarısıyla, ihracatıyla, sporuyla, kültürüyle, huzuruyla, ekonomisiyle, örnek yaşamıyla...

Gerçeğe baktığımızda öyle olmuyor maalesef. 

Birinci gündem: Türkiye gündeminde ön sıralarda yer alan ilk haberimiz 6 aydır kayıp olan kadının aylar boyu aranması. İşin enteresanı, aradan 6 ay geçtikten sonra kadını öldürdüğünü televizyonda canlı yayında itiraf eden kocası tarafından kayıp ihbarında bulunulmuş. Yani kadını öldüren kocası da herkesle birlikte arıyor canına kıydığı karısını. Sonunda karısını öldürdüğünü itiraf etti ve Denizli'den İstanbul'a giden ekipler canlı yayın sırasında cani kocayı tutuklayıp Denizli Emniyet Müdürlüğü'ne getirdi. İnsanlar boşuna izlemiyor Müge Anlı'yı ya da Didem Arslan Yılmaz'ı. Kadınlar kaç yıl çözülememiş olayları Türkiye'nin önünde çözmeyi başarıyorlar. 

Sonuçta kadın cinayeti ama ihmalleri de iyi incelemek gerekmiyor mu? İhmaller incelensin ki başka kadınların çocukların canı yanmasın. Uzmanların çıkıp, "Çocuklarınıza sahip çıkın, ne hata yaparlarsa yapsın yanlışlarını düzeltmeleri için her zaman yanlarında olun. Yanlış tercih yapmış olabilirler, derslerine çalışmamış olabilirler. Düzeltilmeyecek sorunlar değil bunlar." demesi lazım.

İkinci gündem: Denizli'de işkence sonucu hayatta bağı koparılan 2 yaşındaki bebek haberi, bu haberde maalesef Denizli'nin adını Türkiye'ye duyuran haberlerden. Çocuğun işkence sonucu öldürüldüğünü duyunca nasıl olur böyle bir şey, insan olan insan küçücük çocuktan ne isteyebilir? Tahminim çocuk sadece ağlamıştır, onun dışında konuşamaz ki, ağlıyorsa ya açtır ya da altını ıslatmıştır. Anne olarak küçük yaştaki çocuklarını niye başkalarının yanına bırakıyorsun. Sonuç olarak anne ve 2 kişi tutuklandı. Bu da Türkiye'de gündem oldu.

Üçüncü Gündem: Cumhurbaşkanı Erdoğan hafta sonu Denizli'ye geldi. İstatistiklere göre 80 bin insan 29 Ekim Bulvarı'nı doldurdu. Dün akşam da ulusal televizyonlarda Cumhurbaşkanının Denizli'de bir tekstil firmasında çalışanların da katıldığı programı yayınlandı. Belki de televizyonlarda yayınlanacak program bu olmamalıydı. Programda Cumhurbaşkanı'na sipsi çalabildiğimizi, şarkı söyleyebildiğimizi, zeybek oynayabildiğimizi gösterdik. Bunlar da güzel işler tabi, ama adam zaten ayda yılda bir geliyor. Fırsatı yakalamışsınız karşısına çıkarsanıza Denizli sanayisinin, ticaretinin problemlerini uygun dille anlatabilecek birilerini. Bu sorunları farklı meclislerde aktardınız mutlaka, ama televizyonlarda yayınlanan programda, Denizli'nin ihracatının, başarılarının, sıkıntılarının aktarıldığı bir yayın olsaydı daha iyi olmaz mıydı? Böylece hem Cumhurbaşkanı hem de Türkiye duymuş olurdu. Yoksa şarkıyı, türküyü en kralından dinleyemez mi Cumhurbaşkanı...

İşte son günlerde Türkiye gündeminde ön plana çıktığımız olaylar. Dileriz başarılarımızla, gençlerimizin gerçekleştiği güzel projelerle, toplumumuzun huzuru yakalamasıyla, asayiş olaylarının azlığıyla tekrar tekrar gündem oluruz.