Obezite cerrahisinin çağımızda çok ilerlediğini ve güven verdiğini ifade eden Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Aytaç Sayın, "Obetize, zannedilenin tersine kesinlikle yüksek riskli bir cerrahi gruplarının arasına girmez. Hastaların ameliyat sonrası dönemlerinde konforu, hayatını devam edebilmesi gibi artıları düşünüldüğünde, obezite cerrahisi değerlendirilmesi gereken alternatiftir. Ancak hasta takibi cerrahi operasyon sonrası önemlidir. Hastanın obeziteyle ilgilenen diğer branş ekipleriyle de muhakkak ilişki içerisinde olmalıdır. Yeme alışkanlığı ve hayat tarzını yeni baştan gözden geçirilmelidir. Bunlara dikkat edildiğinde kilo almaz." İfadesinde bulundu.

"OBEZİTE, Diğer rahatsızlıklara da davetiye çıkarıyor"

Obeziteden kaynaklı şişmanlığın vücudu doğrudan ve dolaylı yoldan etkisi altına aldığını belirten Op. Dr. Sayın, obezitenin diğer rahatsızlıklara da davetiye çıkardığını, en çok eklem, damar ve kalp rahatsızlıklarıyla şeker hastalıklarına sebep olduğunu belirtti.

Günümüzün gereği olarak vatandaşların artık daha az hareket etmeye, daha fazla kalorili ürün tüketmeye yöneldiğini belirten Op. Dr. Sayın, "Çağımızda alkol tüketimin artması, yağlı gıdalar, fastfood tarzı beslenme oranının artması sebebiyle insanlar bol kalori alıyor. Ayrıca her tarafa araçlarla ulaşır olduk. Asansörler, yürüyen merdivenler ve otomobiller kalori yakmamızı minimuma indirdi. Bu sebeple obezite toplumuz içinde hızla yayılmaya başladı. Yüzyıl önce dünya nüfusunun yüzde 3’ünü etkileyen bu hastalık, şu anda yüzde 20’li seviyelere geldi. Yarım yüzyıl sonra ise bu rakam yüzde 40’lara ulaşacaktır. Ayrıca bu rakam gelişmiş ülkelerde toplumun yüzde 60’ını etkileyecektir. Hiçbir hastalık bu denli hızlı ve istikrarlı bir artış göstermemektedir" dedi.