Anadolu Gençlik Derneği Denizli Şubesi tarafından, 31 Aralık Salı günü fetih programı düzenlenecek. Program PAÜ Kongre Merkezinde gerçekleşecek. Konuyla ilgili yazılı açıklama yapan AGD Şube Başkanı Hamza Öztürk, "Ülkemizde de 2019 yılı sorunların çözüldüğü bir yıl olamadı. Artan işsizlik, yüksek oranda işsiz genç nüfus, tıka basa dolu cezaevleri, tutuklu ya da hükümlü annelerinin yanında büyüyen cezaevi çocukları, önüne geçilemeyen kadın cinayetleri, çocuk istismarı vakaları, intiharlar, hızla bozulan toplumsal yapı, çözülen ilişkiler, yitirilen sevgi ve saygı…

Bu ülkede duyarlılık sahibi herkesin ve her kurumun düzenlediği organizasyonların ya da yaptığı programların insanımız ve toplumsal ilişkilerimiz için umut ve ufuk verici olması gerektiğine inanıyoruz.

Geceleri ve gündüzleri hızla tüketirken, insanlara faydalı olma, toplumsal bağları ve dayanışmayı kuvvetlendirme, barışa ve huzura katkıda bulunma yerine her türlü kötülüğü ve çirkinliği yılbaşı eğlencesi olarak takdim edip pazarlayan anlayış tarafımızca kabul edilemez.

Biz en başta, Milli Piyango adı verilen oyunla kitlelerin kumarla buluşturulmasını sağlayan düzenlemeleri reddediyoruz.

Kalplerdeki merhameti körelten, vicdan duygusunu ortadan kaldıran, insanları şehirlerin en orta yerlerinde her türlü ahlaksızlığı yapmaya sevk eden, gençlerimizde alkol ve uyuşturucu bağımlılığına giden yolu açan, insan bedeninin metalaştıran eğlence anlayışına karşı tepki koymanın her erdem sahibi insanın görevi olduğunu da düşünüyoruz.

Birinci Dünya Savaşı’nın sonunda İstanbul’a gelip Boğaz’a demirleyen İngiliz Savaş Gemilerinden İstanbul ahalisine bedava dağıtılan alkol yeni dönemde işgalin ve sömürünün nasıl sürdürüleceğinin bir göstergesi olmuştur. 

Biz vicdanları karartan ve bilinci devre dışı bırakan eğlence anlayışını, bu ülkenin emperyalizm tarafından sömürülmesine hizmet eden vasıtalardan biri olarak görüyoruz. Alkol müptelası haline getirilen insanlarımız sağlıklı düşünme ve sömürüye karşı direnme vasfını kaybediyorlar.

Bizler Anadolu Gençlik Derneği mensupları olarak 31 Aralık Salı gününü 1 Ocak Çarşamba gününe bağlayan gece 81 şubemizde yaklaşık 600 kadar noktada Mekke’nin Fethi Programı düzenleyeceğiz.   

Bilindiği üzere yeryüzünün ilk binası Kâbe’nin bulunduğu şehir olan Mekke, Müslümanlar tarafından 630 yılının Ocak ayında fethedilmiştir. 

Biz bu programları düzenlerken fethin hicri ya da miladi yıldönümünü, ya da fethin kronolojisini konuşmadan ziyade fetih ruhunu kuşanmanın derdindeyiz.

Ayrıca biz, İstanbul’un Fethini Diyarbakır’a, Diyarbakır’ın Fethini Kudüs’e, Kudüs’ün Fethini Mekke’ye ve Mekke’nin Fethi’ni de vahyin insanlığa olan çağrısına bağlamayan her anlayışın eksik olduğunu düşünüyoruz.
  
Kaosun, sömürünün, çatışma ve savaşların yaşandığı dünyamızın her zamankinden daha fazla fetih ruhuna ve anlayışına ihtiyacı vardır. Fetih kavramı da anlamından saptırılmaya çalışılsa da biz hem kavramlarımıza hem de bu kavramların bize yüklediği sorumluluklara sahip çıkmaya devam edeceğiz. 
 
Fetih, bir beldenin ve o beldede yaşayan insanların dimağlarının İslam’a açılmasıdır. Fetih, küfrün karanlığının vahyin berraklığıyla silinmesidir. Fetih, sonradan olma ilahlara reddiyedir. Fetih, insanların temel hak ve özgürlüklerini gasp eden zulüm düzeninden adil bir düzene geçen yolun açılmasıdır.

Fetih; insanın, toplumun ve doğanın, sevgiyle, merhametle ve adaletle buluşmasıdır. Fetih insan olmanın, halife kılınmanın, dağların yüklenmekten çekindiği bir yükü omuzlamanın ve kulluk sözü vermenin gereğidir. Fetih sadece hakkın hâkimiyeti için çıkılan bir seferin sonucu değil; bilakis o sefere çıkabilme dirayetidir. 
Fetih işgal değildir. Fetih bir ırkın diğer ırkı tarumar etmesi değildir, bir bölgenin halkının diğer bölge halkını sömürmesi değildir, insanların inanç ve düşüncülerini zorla değiştirme değildir. Enerji kaynaklarını, yer altı yer üstü zenginliklerin ele geçirmek için savaşanlar, insanları imha etmek için savaşanlar bunu anlayamaz.

Mekke’nin Fethi büyük bir fetihtir. Günümüz Müslümanların bu büyük fetihten çıkaracağı bazı dersler vardır. Öncelikle Müslümanlar verdikleri sözü tutarlar, yaptıkları antlaşmayı bozmazlar. Zaferin Allah’tan olduğuna inanırlar. Sabrın ve fedakârlığın Müslümancı bir yaşam tarzının gereği olduğunu bilirler. İslam’ı yaşamanın ancak cihat ile mümkün olduğunu idrak ederler. Zafere giden yolda en büyük gücün inanç olduğunun farkındadırlar. Emaneti ehil ellere teslim etmek gerektiğine inanırlar. Fethin gayesinin ganimet elde etmek değil, yürekleri kazanmak olduğunu bilirler. İslam’ın yaşanmasında kadın erkek tüm Müslümanların itaat sorumluluğu olduğunun farkındadırlar. Bir Müslüman’ın gücü nispetinde tüm yeryüzünden sorumlu olduğunu bilirler. Tevazünün, vefanın ve sadakatin Müslüman ahlakının vazgeçilmezleri olduğuna inanırlar.

Biz Anadolu Gençlik Derneği mensupları olarak bu coğrafyanın harcının İslam olduğuna,  bu toprakları bize yurt yapan anlayışın fetih ruhu olduğuna inanıyoruz. İnsanımızı  kültür emperyalizminin yanında değil fetih ruhunun yanında durmaya çağıyoruz." dedi.