HABERDENİZLİ.COM

Aileleriyle birlikte düşünüldüğünde engellilik konusu 81 milyonluk nüfusumuzun yaklaşık 30 milyonunu çok yakından ilgilendiren bir konu, Bu anlamda; her üç kişiden birini ilgilendiren bu gibi önemli bir mesele karşısında Hiçbir siyasetçinin, bürokratın, kayıtsız kalması gerekir.” dedi
“Engelli vatandaşların hayatını kolaylaştırıcı adımlar atmak Kamunun yanı sıra, özel sektör kuruluşlarımızın, sivil toplum örgütlerimizin, üniversitelerimizin ve belediyelerimizin ana önceliklerinden biri olması gerekiyor” diyen ÖK; Ak Parti hükümetleri döneminde Türkiye’nin siyasette, altyapı yatırımlarında, dış politikada olduğu gibi engelli vatandaşlarımızın sorunlarına çözüm noktasında da büyük bir dönüşüme imza attığını” ifade etti.
ÖK; “2005 yılında çıkardığımız ilk Engelliler Kanunu ile eğitim hizmetlerinden bakım hizmetlerine, istihdamdan ayrımcılığın önlenmesine kadar engellilerimizi ilgilendiren pek çok konuda önemli düzenlemeler hayata geçirildi. Bu kanun vesilesiyle 15 yönetmelik ve ilgili diğer mevzuat ile birlikte yaklaşık 1.500 maddelik Engelliler Hukuku oluşturuldu. Biz engelli vatandaşlarımızın en çok ailelerinin yanındayken mutlu ve huzurlu olacaklarına inanıyoruz. Bu anlayışla evde bakım aylığı uygulamasını hayata geçirdi. 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu'na eklenen madde ile ilk defa bakıma muhtaç tüm engelliler bakım hizmeti kapsamına alındı, engellilere evde veya özel bakım merkezlerinde sunulan bakım hizmetinin ücretlerinin ödenmesi gibi devrim niteliğinde bir adım atılmış oldu.”
Sözlerine 2002 yılında engelli ve engelli yakını maaşı alan vatandaşların sayısı sadece 262 bin 378 iken bu rakam 2,5 kat artarak 2018 yılında 700 bin kişi olmuştur. Yıllık aktarılan kaynak tutarı ise yaklaşık 2,62 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. Şeklinde devam eden ÖK; “Bu rakamlar gösteriyor ki Partimiz, devletimiz bu işe gerçekten önem veriyor.” Dedi
 
Ök; “Engel bedende değil, engel canda değil, engeller zihindedir. Zihindeki engelleri yıkmamız gerekiyor. Onun için önce zihindeki engelleri kaldıracağız. O da eğitimle olacak, farkındalık oluşturmakla olacak. İşte bizim de tam yaptığımız bu. 2010 yılında Anayasada yapılan değişiklikle engellilere pozitif ayrımcılığı anayasal güvence altına aldık. 2013 yılında yapılan bir başka düzenlemeyle de ‘sakat’, ‘çürük’ gibi bu tür incitici, ötekileştirici, tahkir edici ibareleri tamamen kaldırarak daha objektif olan özür ifadesinden engelli kavramına geçişi sağladık. Engellilerimizin çevreleriyle sağlıklı ilişkiler kurarak toplumsal hayata tam katılmalarının sağlanması yönünde önemli düzenlemeler yaptık. Engellilerin şehir içi toplu ulaşım ücretsiz seyahat uygulaması, engelli bireylerin refakatçilerine şehirlerarası demiryolları ve denizyolları hizmetlerinden ücretsiz, yararlanma hakkı gibi bir çok düzenleme bizim hükümetlerimiz zamanında uygulamaya alındı.” Dedi.
“Erişilebilirliği evrensel bir insan hakkı olarak görüyoruz.” Diyen Ök; “Engellilerin toplumsal hayata katılımı önündeki engelleri kaldırmak üzere kamuya açık alan ve binaların engelliler için erişilebilir hâle getirilmesi, Okullarımızı, şehirlerimizi, sokaklarımızı, engelli bireylerin kullanımına göre yeniden dizayn etmemiz gerekiyor. ” dedi.
“Engelli vatandaşlarımızın bizim gerçeğimiz, bizim bir parçamız olduğunu kavramak ve buna göre tavır geliştirmek zorundayız.” diyen Ök; “3 Aralık Dünya Engelliler Günü vesilesiyle engelsiz bir dünya için herkesi en üst düzeyde sorumluluk üstlenmeye davet ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı.