Denizli Nörobilim Aile ve Psikolojik Danışma Merkezinden Uzman Klinik Psikolog Kamil Ertekin Türkiye de özgüvenli davranmakla saldırgan davranmanın birbirine karıştığını belirtti. Bağırmanın, tehditkar davranmanın, istediğini zorla yaptırmanın, başkalarının haklarını göz etmeden ben merkezcil davranmanın özgüvenli davranmak gibi algıladığını ve çocukluğumuzdan bu yana bu şekilde davrananlarının ‘bak ne kadar güveniyor kendine, helal olsun hakkını yedirmedi’ gibi ifadelerle desteklendiğini belirtti. Özgüvenli davranmayı tanımlamadan önce toplumumuzda sık karşılaşılan saldırgan ve boyun eğici yapıda davranmayı tanımlamanın uygun olduğunu ifade etti.
Saldırgan Davranış
Sadece kendi isteklerini önemseyen sözel kabadayılardır. Ben zekiyim, ben güçlüyüm, ben önemliyim ifadesini hem sözel olarak hem de beden dili ile sürekli ortaya koyarlar. Kendilerini bu kadar ortaya koymalarının temelinde aşağılık kompleksi olarak adlandırılan kendisini diğer insanlardan değersiz olduğu düşüncesi yatmaktadır.
Sözel ipuçları: yapsan iyi olur, sen umutsuz bir vakasın, yapmalısın, sana ne söylüyorsam onu yap, yapmanı istiyorum, işine bak.
Beden dili ipuçları: katı sert bir havası vardır, kollarını kavuşturur, bağırır, parmağı ile işaret eder, parmağı ile dürter, masaya vurur.

Boyun eğici (çekingen) Davranış

Bu şekilde davranan kişiler için kendi düşünceleri ve istekleri ikinci planda başkalarının gereksinimleri ve istekleri birinci plandadır. Bu kişiler tahmin edileceği üzere kolayca sömürülürler. Kendilerine  saygıları ya çok azdır. Ya da hiç yoktur. Olaylar karşısında öfkelenseler bile bu öfkelerini dışarı yansıtamaz kendi içlerine hapseder, kendilerine öfkelenirler. Olaylar karmakarışık hale gelse bile her şey yolundaymış gibi davranırlar.
Beden dili ipuçları: göz teması kurmaz, yumruklarını sıkar ellerini ovuşturur, kambur durur, mızmızlanır ya da çok alçak sesle konuşur, ona bir şey söylendiğinde kendisini geriye doğru çeker

 Özgüvenli Davranış

Özgüvenli Davranışın temelinde kendi hakları kadar başkalarının haklarını da önemseme yatmaktadır. Bu şekilde davranan kişi kimseyi kendinden daha aşağıda ve kimseyi kendinden daha yukarıda görmez. Herkes ile eşit bir ilişki kurar. Egemenlik yerine eşitlik ilkesine göre davranır. Kimse kimsenin özgürlüğünü beklentilerini engellemez, kendi özgürlüğünün bittiği yerde başkalarının özgürlüğünün başladığının bilincinde olarak davranır.
Şu ana kadar bahsettiğimiz davranış biçimleri içinde kişiler arası ilişkilerde hedefine ulaşabilen tek kişidir. Açık iletişim kurar. Karşısındaki kişi onun neyi sevdiğini, neyi sevmediğini neye kızdığını neye kızmadığını bilir. Bu nedenle insanlarla itişme yaşamaz. Zaman zaman çatışma yaşayabilir ama bu çatışma itişmelere neden olmaz. Özgüvenli iletişim becerisi sayesinde çatışmaları çözüme kavuşturur.
İnsanlarla ilişkilerinde olsun özel hayatında olsun iş hayatında olsun hata yapabileceğini kabul eder ve bunun bilincinde olarak davranır. Kendi hatalarına olduğu kadar başkalarının hatalarına da anlayışlı davranır. Bu kişilerle ilişki halinde olmak insana iyi hissettirir. Bu iyi hissetmenin temeli kişinin kendisinin anlaşıldığını ve yargılanmayacağını hissetmesidir.
Kullandığı kelimelere bazı örnekler: sanırım, rica etsem, sen ne dersin, sence bu sorunu çözmenin en iyi yolu nedir, bence, haydi
Kullandığı beden dili: dik ama rahat durur, bakışları sabittir göz teması kurar, sakin ve soğukkanlı görünür. Açık iletişim kurduğu için kullandığı kelimelerle beden dili uyumludur. Kızgınsa kızgın bir beden dili, üzgünse üzgün bir beden duruşu sergiler.
Ertekin, özgüvenli davranışın doğuştan gelen bir özellik olmadığını sonradan öğrenildiğini, her yaşta öğrenilebileceğini, kişiler arası ilişkilerde sorun yaşayan bireylerin gerek grup halinde gerekse bireysel olarak alanında uzmanlaşmış bir kişiden yardım almasının önemli olduğunu belirtti.