Tüketici ve Çevre Eğitim Vakfı (TÜKÇEV) Yönetim Kurulu Başkanı Av. Beyhan Aslan, sanatçıların alkışlanmak için çevrecilik kavramını kullandığını söyledi. Aslan, 8-10 Mayıs 2013 arasında Denizli'de düzenleyecekleri 2. Ulusal Çevre ve İnsan Sağlığı Sempozyumu hakkında bilgi vermek için Denizli Gazeteciler Cemiyeti'nde, Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali İhsan Bozkurt’la birlikte basın toplantısı düzenledi.

Av. Aslan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve PAÜ’nün desteklediği sempozyuma çevre ve sağlık alanında bilimadamları, STK’lar ve medya dünyasından kişilerin katılacağını ifade etti. TÜKÇEV’in 2010 yılında Bakanlık tarafından Türkiye’deki ambalaj atıklarını toplamaya ve belgelendirmeye yetkili kuruluş yapıldığını aktararak Aslan, “Bu konuda iki kuruluş var; biri ÇEVKO, diğeri biziz. Bu sene 4 bin ton ambalaj atığını belgelendirdik. Bunları yapmasak daha çok ağaç kesilecek, daha çok maden kazılacak, daha çok ithalat yapılacak. Bunların toplanıp ekonomiye kazandırılması vasıtasıyla çevreye ciddi katkı sağlanacak.” dedi.

Türkiye’de birçok ünlünün, çevreciliği alkış almak için kullandığını iddia eden Beyhan Aslan, “Sanatçılar, alkışlanmak için, ‘Çevreciyiz’ filan diyor. Çevreci olmak, uluslararası cazibesi olan, herkesin üzerinde mutabık olduğu bir kavram. ‘Çevreciyim’ dediği zaman kimse, ‘Çevreci olunur muymuş?’ filan demiyor. Herkes çevreciliği iyi buluyor. Onun için elit tabakadan belli aydınlar, toplantılardaki sohbetin ötesine geçememiş., halka intikal edememiş. Halbuki 76 milyonluk Türkiye’de, çevre konusunun halka intikal etmesi lazım. 76 milyonun kirlettiğini, 300-500 bin çevreci temizleyemez. Zaten her insanın çevreci olması lazım. ‘Çevreci’ tabirine de karşıyım. Ne demek, biri çevre temizleyicisi de diğeri kirletici mi?” diye konuştu.

'ÇEVRENİN TEMİZLENMESİ İÇİN SANAYİ OLUŞMASI LAZIM'

Çevrenin sadece gönüllülerin çalışmasıyla temizlenemeyeceğini vurgulayan TÜKÇEV Başkanı Aslan, “Çevre sanayisi gelişmeden, çevre temizliği pek mümkün değil. Tıbbi ve tehlikeli atıkları nasıl yok edeceksiniz? Onun için gelişmiş ülkelerde çok ciddi sanayisi var. Bizim bu ülkelerden çevre teknolojilerini ithal etmemiz lazım. Bu teknolojiyle çevreyi geliştirmemiz lazım. Çevre konusunu AB müzakereye açtı, bu dosyayı kapatmak çok zor. En çetrefilli konu, 60 milyar euroya ihtiyaç var.” dedi.

Gazetecilerin nükleer santrallerle ilgili sorularını cevaplandıran Prof. Dr. Bozkurt ise şunları kaydetti: “Türkiye’de çok fazla termik santral var. 100 megawat gücündeki bir termik santralin doğaya attığı kaç ton sülfürik asit ve kaç ton partikül olduğunu bilsek, o zaman nükleer enerjiden önce bu santrali konuşmamız gerektiğini görürüz. Elimizde daha problemli alanlar varken medyatik olanları seçmemiz, gerçek gündemimizi konuşmamızı engelliyor.”