Anal bölgenin sindirim sisteminin son kısmı  olduğunu ve birçok rahatsızlığın bu bölgede baş gösterdiğini söyleyen Op. Dr. Aydın Keskin her anal bölge rahatsızlığının hemoroit (basür) olarak düşünülmemesi gerektiğini açıkladı. Keskin, 
anal bölge rahatsızlıklarında insanların muayene olmaktan çekinmeleri veya gecikmeleri sonucunda oldukça ciddi ve hayatı tehdit edici sorunlara sebep olabileceğini vurgulayarak, “Hemoroit, Anal Fissür denilen çatlak ve yırtıklar ve anal bölgede görülen iltihaplar anal bölgede görülen hastalıkların bazılarıdır. Bu hastalıklar çoğunlukla  erken dönemde, anal bölgede ağrı, kanama, kaşıntı, kabızlık gibi ortak belirtiler gösterdiği için, gereken önem verilmemekte ve gecikmesi durumunda oldukça ciddi hayati sorunlar doğurmaktadır. Bu hastalıkları erken dönemde basit tıbbı tedavi ve önerilerle düzelebilmekte iken ileri dönemde tedavisi daha karmaşık ve zor olabilmektedir” dedi.

SONUÇ KÖTÜ OLABİLİR
Anal bölge rahatsızlıklarının başında gelen hemoroitin makatın çevresindeki mevcut damarların bacaklarda görülen varisler gibi şişmesiyle oluştuğunu ve anal bölgede en sık görülen hastalık olduğunu açıklayan Aydın Keskin, “ Makat bölgesinde büyük abdestimizi tutmamızı sağlayan 2 adet kas vardır. Bunlar dış  ve iç kaslardır. Dış kas bizim kontrolümüzdedir. Büyük abdest yapmak istediğimizde biz dış kası kendi isteğimizle  açarız. İç kas ise buna paralel olarak kendiliğinden açılmaktadır. İç ve dış kas arasındaki bu uyum bozulduğunda kişi kabız olmasa da ıkınarak, zorlanarak büyük abdestini yapabilmektedir. Bu ıkınma ve zorlanma sonucu meydana gelen basınç artışı buradaki venöz  damarların şişmesine neden olur ve hemoroit gelişir. Makat bölgesinde olan hemoroitin kesin nedeni belli olmamakla birlikte hastalığın ortaya çıkmasını kolaylaştıran etkenler vardır. Uzun süre ayakta durma-ayakta kalma, ishal, kabızlık, hareket azlığı, kalp yetersizliği, karaciğer sirozu, uzun süre öksürme ve kusmalar, gebelik, kalın bağırsağın son kısmının tümörleri ve anüs kanserini bu etkenlere sayabiliriz. Hemoroit genellikle 20-50 yaş arasında daha fazla görülür, kadın ve erkeğe göre büyük bir farklılık söz konusu değildir. Ancak doğumlar ve hareketsiz bir hayat nedeniyle bayanlarda erkeklere nazaran daha sıktır. Yaşamının herhangi bir döneminde  hemoroit geçirmemiş insan adeta nadirdir. Hemoroit belirtisi  (basur belirtisi) olarak en sık görülen belirti kanamadır. Ayrıca ağrı, yanma hissi, basınç ve ağırlık duygusu, şişme, kaşıntı, kabızlık hissi, akıntı ve basur memeleri diğer gözlenen belirtileridir. Hemoroitin ilaç ile tedavisi mümkün iken ilerlediği dönemde cerrahi tedavi gerekebilir” dedi. 
Genel Cerrahi Uz. Op. Dr. Aydın Keskin son olarak anal bölgede oluşan ağrı, şişlik, kanama, kaşıntı gibi durumlarda, gecikmeden uzman bir hekime müracaat edilmesinin ileride telafisi mümkün olmayan sonuçların önüne geçilmesi açısından son derece önemli olduğunu değinerek sözlerini tamamladı.