Prostat kanserinin erkeklerde en sık görülen kanser türlerinden biri olduğuna değinen Denizli Devlet Hastanesi Üroloji Uz. Dr. Sıtkı Ün her 5-6 erkekten birinin hayatı boyunca prostat kanseriyle karşılaşma riskinin bulunduğunu söyledi. Ün; “ Yapılan araştırmalara göre erkeklerin yaşam boyu prostat kanseri ile karşılaşma riskinin yüzde 16,7, yaşam kaybı riskinin ise yüzde 2,5 olduğu bildirilmiştir. Rakamlar da prostat kanserinin ciddi bir rahatsızlık olduğunu göstermiştir” dedi. 
 

40 Yaşından Sonra Yılda Bir Kez Prostat Muayenesi Olun

Prostat kanserinde diğer kanserlerde olduğu gibi erken teşhis ile yaşam kaybının azaltılabileceğine değinen Uz. Dr. Sıtkı Ün; Prostat kanserinin belirtileri, hastalığın ilerlemesine bağlı olarak ortaya çıkabilir. Bu bakımdan sinsi karaktere sahip bir hastalıktır.  Özellikle erken dönemlerde hiç belirti ve şikayet görülmeyebilir.  Nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte genetik, yaş ve beslenme alışkanlıkları bazı risk faktörleri arasında yer alır. Hastalığın tanısı biyopsiyle konulur. Prostat kanseri tedavisinde kanserin büyüme hızı, yayılım durumu, hastanın genel sağlık durumu ve uygulanacak tedavinin etkinliğinin yanı sıra, olası yan etkilerine de bağlı olarak farklı tedaviler tercih edilebilir. Cerrahi tedavi erken evre prostat kanserinde en yaygın ve etkili tedavi yöntemlerindendir. Cerrahi yaklaşımda amaç prostatın tamamının alınmasıdır. Uygun vakalarda prostat çevresinde bulunan ve peniste sertleşmeye yardımcı olan sinirler korunabilir. Yine erken evrede prostat ışın tedavisi (radyoterapi) de uygun hastalarda önemli bir tedavi seçeneğidir. Prostat kanseri tanısı ve tedavisindeki büyük gelişmeler, bu hastalığı korkulan bir hastalık olmaktan çıkarmaktadır” dedi. 

Prostat kanseri tedavisinde Denizli Devlet Hastanesi’nde Radikal Prostatektomi ameliyatını ilk kez 65 yaşındaki bir hastaya uyguladıklarını ve ameliyatın başarıyla geçtiğini anlatan Sıtkı Ün: “Radikal prostatektomi, prostat kanserini bulunduran prostat bezinin ve hemen komşuluğundaki meni bezlerinin tamamının alınması ile hastayı bu hastalıktan kurtarmak (kür sağlamak) amacıyla uygulanan bir cerrahi tedavidir. Uzun yıllardır lokalize(yayılmamış) prostat kanserinde en çok uygulanan ve en güvenilir tedavi şeklidir. Ayrıca son yıllarda daha sıklıkla uygulanmaya başlanan sinir koruyucu yöntemle cerrahi sonrası daha iyi kontinans (idrar tutma) ve ereksiyon (cinsel fonksiyon) sonuçları elde edilmektedir” dedi.