İsrail'in Gazze'de yaptığı katliamı değerlendiren Cumhuriyet Halk Partisi Denizli İl Sekreteri Hakan Kıyak, Gazze'de yaşananların sadece İsrail ile Filistin arasında devam eden savaştan ibaret olmadığını bunun bir sonuç olduğunu belirtti. Kıyak, "İslam dünyasında yaşayanların, aynı dine inanmalarına rağmen, mezhep farklılıkları nedeniyle müslümanların birlik olamamaları, kendi aralarındaki mezhep savaşları nedeniyle birbirlerini yıpratmaları ve batılı emperyalistlerin bu oyunu çok iyi kullanmalarının bir sonucudur.
Birleşmiş Milletler Genel sekreteri  ve Avrupa ülkeleri İsrail'i haklı bulmakta ve savunma hakkını kullanıyor demekte. Peki ya İslam Birliği Ülkeleri nerede, hiç birinden tek bir ses yok 7 Temmuz 2014 tarihinde İsrail tarafından Filistin'de başlatılan Gazze insanlık dramı tüm hızıyla devam etmektedir. Katliamın 16.günü bitmek üzereyken ölenlerin sayısı 600  geçti ve katliam tüm hızıyla devam etmekte.
İsrail  kadın, çocuk, yaşlı,genç  demeden herkesi katletmekte ve hatta hastaneleri bombalayarak oradaki yaralıları ve hastane personelini öldürmekten çekinmemektedir. Oysa savaş halinde hastahanelere saldırmak insanlık suçudur.
İsrailin yaptığı bu insanlık dramına karşı asla sessiz kalamayız  ,barış görüşmelerinin başlaması için tüm diplomatik girişimlerde bulunulmalı derhal büyükelçimizi  geri çağrılmalı İsrail büyükelçisini de sınır dışı etmeliyiz.( Venezuella gibi). Gazze katliamı için 3 gün yas ilan eden  Türkiye Cumhuriyeti hükümeti 13 yıldan bu yana yüzbinlerce çoluk çocuğun katledildiği  Irak suriye vb diğer katliamlara neden sessiz kalmıştır. Bu duyarlılığımız sadece Gazze ile sınırlı kalmamalı tüm mazlumların yanında olmalıyız. Yanıbaşımızda devam eden Suriye dramına, Irak'taki İşid katliamlarına da aynı şekilde tepkimizi koymalıyız." dedi. 

Cumhuriyet Halk Partisi Denizli İl Sekreteri Hakan Kıyak, IŞİD'in elinde 2 aydır rehin tutulan konsolosluk görevlilerimizden hala haber alınamadığını belirtti. Kıyak, "Işid 6000'den fazla türkmen kardeşimizi katletti ve biz türkmenleri korumak için birşey yapamıyoruz. Komşularla sıfır sorun diyen Dışişleri bakanımız ülkemizi sıfır komşuyla bıraktı. Gazze yardım gönderecek yolumuz kalmadı. 
Herşeyi, herkesten iyi bilen başbakanımız ve iktidarımız terör guruplarına destek verirken, ülkemize bir milyondan fazla Suriyeli vatandaşı gelirken, beraberinde bir sürü sorunu da getirdi. Güneydoğu şehirlerimizde Suriyeli vatandaşlar ile vatandaşlarımız arasında sürtüşmeler  ve hoş olmayan görüntüler yaşanmakta.
İslam ülkeleri kendilerine şu soruları sormalılar ve cevabını bulmalıdırlar. Neden bütün iç savaşlar islam ülkelerinde yaşanmakta, neden terör grupları islam diniyle anılmakta ve neden en cani terör grupları müslümanlık adını kullanmaktadır?  İslam ülkelerinde  gerçek demokrasinin yaşandığı bir ülke neden bulunmamaktadır? Neden bilimsel yönden gelişmiş bir müslüman ülke yoktur? En son, en modern din olan dinimizin mensupları olan devletlerden neden gelişmiş bir devlet yoktur? Bu soruları cevaplaya bilen müslüman ülkeler olduğunda bu sorunlar çözülmüş olacaktır. 
Atatürk'ün kurduğu Türkiye  Cumhuriyeti olarak bu soruların cevabını bulduk ve İslam ülkeleri içinde en modern, en demokrat ülkeyi kurduk. Yakında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçiminde modern Türkiye Cumhuriyetini daha da geliştirecek demokrat bir Cumhurbaşkanı seçilmesini istiyoruz." dedi.