HABERDENİZLİ.COM

Zeytin Yaylası suyu için basın açıklamasında bulunan Kervansaray Mahalle Muhtarı Döne Tuna Bilgen, "Biz Zeytin yaylası bölgesine yakın 6 mahallenin muhtarları olarak; Denizli merkez  Pamukkale ilçesi Zeytinköy mahallesi, Zeytin yaylasında Orman Bölge Müdürlüğünce yapıldığı iddia edilen ancak şimdiye kadar kamuoyuna bilgilendirici açıklama yapılmayan 'Yayla Kaynak Suyunun' olduğu yerden kapalı sistem ile (boru içinde) Çamlık mesireliği yanındaki 'Denizli Orman Bölge Müdürlüğü' bahçesinin sulamasında kullanılmak üzere alınmasını onaylamıyor ve bunun yanlış olduğunu, doğa-çevre ve bölgenin ekosisteminde telafisi  mümkün olmayan sonuçlar doğuracağını kamuoyunun bilgisine sunup dikkatini çekmek istiyoruz." ifadelerini kullandı.

Zeytin yaylası bir doğal değerdir, tarihi süreçte iskan amacıyla da kullanılmış ve halen eski dönemlere ait tarihi kalıntıların ortaya çıkmaya devam ettiği keşfedilip insanların bilgi ve ilgisine sunulmayı beklediğini belirten muhtar Bilgen, "bu bölge Aydın KTVKBK'nun 18.03.2011 gün ve 3555 sayılı kararı ile 1.Derece Arkeolojik Sit Alanı ilan edilmiş ve halen Kültür bakanlığı web sitesinde kültür envanteri bölümünde yayınlanmaktadır." dedi.

Buradaki kararın gerekçesi aynen şu şekilde yayında; “Denizli ili, Pamukkale ilçesi, Zeytin Yaylası, Ören Mevkii’nde yer alan arkeolojik yerleşim alanında; mermer sütunlu bir yapının tahrip edildiği, yaklaşık 3.5-4 metre derinliğe kadar inildiği, çevreye yayılmış vaziyette yazıtlı mermer parçaları, sütun parçaları gibi bol miktarda mimari plastik malzemeler görülmektedir, yüzeye yayılmış olarak Helenistik, Roma, Bizans Dönemine ait seramik parçalara rastlanan alanda geniş bir alana yayılmış çok sayıda mimari yapı parçaları, kayaların oyulmasıyla kutsal mekan oluşturulmuş yerler ve ana kayanın düzleşmesiyle oluşturulmuş yol ve ol ve Hellenistik Dönem özelliği taşıyan örgüsüne sahip sur duvarları bulunmaktadır. 1. derece arkeolojik sit olarak koruma altındadır."

Konuşamlarına devam eden Kervansaray Mahalle Muhtarı Bilgen, "buradan çıkan kaynak su hemen yaylaya bitişik durumdaki Zeytinköy Kanyonuna akmakta orada bir kanyon ekosistemi oluşmasına katkı vermekte, daha alt kodlarda  ise içme suyu kaynaklarını beslemektedir. Suyun aktığı bölgede yabanıl yaşam tüm canlılığı ile varlığını sürdürmektedir. Burada; Geyik, Dağ keçisi, Tilki, Porsuk, Çakal, Kurt, Vaşak, Domuz, Sansar gibi memeli hayvanlar, ve benzerlerine, yırtıcı kuş türlerinden Leyleklere ve Kekliklere kadar yerli türler ve göçmen kuşlara, Kelebek,Yusufcuk gibi uçan böceklere, Kertenkele, yılan kırkayak ve benzeri sürüngenlere kısaca bölgemizdeki doğal ortamda bulunan her canlı türüne rastlanmaktadır. Ayrıca bölge Honaz dağı Milli Parkı ile Karcı dağları arasındaki yabanıl hayvanların geçiş yolu üzerinde bulunmaktadır. Bölge bitki örtüsü olarak Karaçam, Kızılçam, Çınar, söğüt, Yabani Fındık, Akkavak, Servi, Ardıç gibi orman ağaçlarının bulunduğu yerdir. Belki de burada yaşayan endemik bitki ve hayvan türleri de keşfedilmeyi beklemektedir. Bölge aynı zamanda PAÜ ile sınır oluşturmaktadır. Hem kanyon hem yayla Üniversitemizin her türlü doğa sporları aktivitesi için potansiyel oluştururken, inceleme araştırma ve tarihi kalıntılar açısından da eşsiz bir ortam sunmaktadır." diye konuştu.

Bilgen, "Yılın 12 ayında doğa sporları yapanların uğrak yeri olan ve yaz mevsiminde Kanyon içi sportif etkinliklere ev sahipliği yapan bu eşsiz doğa parçası şehrin içi sayılacak yerde ve yürüme mesafesinde bulunmaktadır. Bir çok ilde bulunmayan bu denli doğal yabanıl yaşamın halen sürdüğü doğa parçası bu kadar kolay gözden çıkarılmamalıdır. Yakın gelecekte bu bölge doğal ortam içinde gerçekleştirilecek bir çok doğa tabanlı proje için de potansiyel oluşturmaktadır. Buradaki suyun iddia edildiği gibi kurumumuzun lojmanlarının, hizmet binalarının bahçesinin sulaması ve süs havuzlarına su temini gibi bir ihtiyaç için  alınması  yukarıda anlattığımız doğal ortamın yok edilmesine, zarar görmesine sebebiyet verecektir. Bu uygulama bizler için bilimsel incelemeler yapılmadan,  tarihi değeri araştırılmadan doğaya, tarihe ve bölge flora-faunasına verilen zarar olarak hatırlanacaktır." dedi.

İlgili ve yetkililerin bu konuda kamuoyunu bilgilendirici açıklamada bulunarak projeyi anlatmalarını, ÇED raporu (gerek yok denildiyse sebebi), kamu yararı kararı ve benzeri süreçlerin nasıl gerçekleştiği konusunda bilgi vermelerini rica eden Bilgen, "Zeytin Yaylası kurumasın, doğa yaralanmasın, bölgede yaşam süren canlılar yok olmasın diyorsak 'Zeytin Yaylası Suyu' yerinde akmaya devam etsin. Yakın gelecekte kentimizin en değerli doğal alanı belki de botanik bahçesi olacak bu değere sahip çıkmak tüm Denizlililerin görevi olmalıdır. Başta Denizli Valiliği, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Pamukkale Kaymakamlığı, Pamukkale  Belediyesi, Pamukkale Üniversitesi, Denizli Barosu olmak üzere ayrım yapmaksızın  tüm siyasi partileri, Meslek odalarını, TMMOB’ne bağlı odaları, Sanayi Odası,  Ticaret Odası, Ticaret  Borsası, Ziraat Odası  ve Esnaf Sanatkar Odalarını ve  tüm STK mensuplarını kentimizdeki bu değere sahip çıkmaya ve gereğini yapmaya çağırıyoruz." dedi.

Toplantıya çok sayıda Zeytinköy Mahallesi'nde yaşayan vatandaşlar toplantı salonuna gelerek damga vurdu. Bunlardan bazıları doğduğundan beri Zeytinköy Mahallesi'nde yaşayan ve daha önce hiç böyle bir olayla karşılaşmayan 85 yaşındaki Mustafa Kemal Okçu ve 78 yaşındaki Gülten Kar oldu.

Toplantıda komşu mahallelerde bulunan Serkan Kar - Zeytinköy Mahalle Muhtarı, Recep Aksoy - Zümrüt Mahallesi Muhtarı, Döne Tuna Bilgen, Kervansaray Mahallesi Muhtarı, Kadir Özen - Gökpınar Mahallesi Muhtarı, İlker Ona - Tekke Mahallesi Muhtarı ve Süleyman Çolak - Bağbaşı Mahallesi Muhtarı katılarak bu katliam gibi olayı önlemek için destekde bulundu.

Mahalle halkının ve muhtarlar adına konuşan avukat Orman Bölge Müdürlüğü'ne suç duyurusunda bulunduğunu belirtti.