Suriyeli askerlerin yakıp yıktığı köylerden kaçan Suriyelilerin gözleri arkada kaldı. Hükümet askerlerinin köylerine gireceklerini öğrendikleri anda korku içinde bıraktıkları evlerinden yalın ayak kaçan çoğu kadın ve çocuklar, üzerlerine örtecek battaniye ile kuru ekmeğin peşinde. Bir ceket dahi alamadan güvenli bir alana kadar gelen Suriyeliler açlıkla ve hastalıkla mücadele ediyor.
Yaşam savaşı verilen Suriye’deki köylere kadar giden Cihan Haber Ajansı, Suriye vatandaşlarının çadır kentlerde verdiği yaşam mücadelesini görüntüledi. Suriyeli askerlerin ülkenin Türkiye sınırına yakın köylerinde gerçekleştirdiklerini iddia ettikleri saldırılardan kaçarak sınıra yakın bölgelere kurdukları çadırlarda yaşamaya başlayan Suriyelilerin korkulu bekleyişleri sürüyor.
Aralarında avukat, hâkim, öğretmen, doktorun da bulunduğu yüzlerce Suriyeli, Çisr-Eş Suğur, Harabjoz gibi kentlerden kaçarak kendilerine göre daha güvenli olan ormanlık alanda bekliyor. Suriyeli askerlerin köye doğru ilerlediği haberini alan Suriyeliler, evlerinin kapılarını dahi kapatma fırsatı bulamadan evlerini terk ettiklerini belirtiyor. Kurdukları derme çatma çadırlarda yaşam savaşı veren Suriyeliler, ay yıldızlı Türk bayraklarıyla donattıkları ormanlık alanda yaşlı gözlerle “Allah razı olsun Türk halkından” sözlerini ağızlarından düşürmüyor.

AÇLIK VE HASTALIK SINIR HATTINDA KOL GEZİYOR
Halen Hatay genelinde kurulan çadır kentlerde 11 bine yakın Suriyeli misafir bulunuyor. Sığınma talep etmeyip sınır hattında bekleyişini sürdüren binlerce Suriyeli açlık ve hastalıkla mücadele ediyor.
Halen sınır hattında kalan Suriyelilerin yardım taleplerinin resmi makamlar tarafından kabul edilmediği öğrenildi. Kızılay’ın çadır kentlerde verdiği hizmetlerden haberdar olan sınır hattındaki Suriyeliler, sınır hattına da yardım edilmesini istiyor.
Sınır hattındaki Suriyelilere en büyük desteği Hatay’ın Yayladağı ilçesine bağlı Güveççi ve Aşağı Pulluyazı köylerinde yaşayan vatandaşlar veriyor. Köy halkı hayırseverlerin verdikleri ve kendi aralarında topladıkları paralarla her gün Yayladağı ve Antakya’dan temin etikleri başta ekmek olmak üzere çeşitli gıdaları alarak sınır hattında kalan Suriyelilere ulaştırmaya çalışıyor. Çoğu zaman çocuklar aracılığı ile sınır hattından yapılan bu gıda yardımı bazen de sınıra güvenlik önlemi alan askerler aracılığı ile yapılabiliyor. Ancak son günlerde sınır hattındaki hareketlilikten kaynaklı artan güvenlik önlemleri köy halkının da elini kolunu bağlamış durumda. Yasalar çerçevesinde “kaçakçılığa” giren bu gıda yardımı güvenlik güçleri tarafından çoğu kez geri çevriliyor. Sınır hattında görülen her araç teçhizatlı askerler tarafından durdurularak aranıyor ve götürülen gıda malzemeleri askerler tarafından alınarak kontrollü bir şekilde sınır hattında kalan Suriyelilere veriliyor.
Yapılan bu yardımların ayakta tuttuğu Suriyelilerin en büyük korkuları olayların daha da büyümesi. Suriyeli Adniye Bedihi, kapılarını dahi kapatma fırsatı bulamayarak ayrıldığı evinden getirildiği sınır hattına kadar yaşadıklarını gözyaşları içerisinde anlattı. Bedihi, "Çok baskı olduğundan ayakkabı bile alamadık. Türkiye olmasaydı aç kaldırdık. Allah razı olsun. Türkiye bize yemek vermese aç susuz ölecektik. Battaniye, ekmek, giyim istiyoruz.’’ dedi.
Çadır kentte yaşayan Suriyeli çocukların Başbakan Recep Tayyip Erdoğan lenine slogan atmaları ise dikkat çekti. Elinde Türk bayrağıyla Erdoğan’a sevgisini dile getiren Baha Azizi, ‘’Erdoğan’ı ve Türkiye’yi çok seviyoruz. O büyük bir lider. Burada yiyecek bulamıyoruz, fırınları kapattılar, ekmek alamıyoruz, bize yardım etsin’’ diyerek yardım taleplerinde bulundu. CİHAN