GİRESUN (CİHAN)- Karadeniz Doğa Koruma Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Adanır, bölgede son dönemlerde yaşanan doğa tahribatlarına karşı, çevrenin korunması noktasında duyarsız kalmayacaklarını söyledi.
Karadeniz'de bulunan 12 çevre derneği "5 Haziran Dünya Çevre Günü" münasebetiyle Giresun'da bir araya gelerek ortak basın açıklamasında bulundu.

Karadeniz Doğa Koruma Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Adanır, "Bir Dünya Çevre Günü daha geldi. Basında 'kutlandı' diye çıkacak haberler olsa bile kutlanacak bir tarafı kalmamış bir gündeyiz" diyerek, yaşanan tahribata dikkat çekti.
Adanır, "Çevre gününün resmi programlarına, çevre derneklerinin davet edilmemesinin normal karşılandığı zamanlardayız. Çevrecilerin 'öteki'leştirildiği, suyunu korumak isteyen Hopalı bir yurttaşımızın öldürüldüğü, Anadolu’nun her yerinden suyunu satmayanların 40 gün 40 gece Ankara’ya yürüdüğü ancak güvenlik güçleri tarafından Gölbaşı’nda barikat altında tutulduğu, Çevre ve Orman Bakanlığı önünde sessizce açlık grevi yapanların ve onların yanındakilerin gözaltına alındığı, kısacası çevrecilerin insani ve anayasal haklarından mahrum edildiği günlerdeyiz. Kepçe ile saldırılıp halka kaşık ile umut dağıtıldığı, doğaya saldırmanın serbest, makineye saldırmanın suç olduğu bir çağa şahitlik ediyoruz." dedi.
Adanır, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: "5 Haziran Dünya Çevre Günü. Su ve madencilik politikaları yüzünden, ‘cebren ve hile ile aziz vatanın bütün doğası zapt edilmiş, bütün derelerine girilmiş, memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş, bu ahval ve şerâit içinde dahi yılmadan ve durmadan’ onlarca yıldır istediğimiz halde, Karadeniz’deki insanların kanserden ölüm nedenleri ısmarlama raporlarla geçiştirilirken, bölge insanının hayrını düşünerek bir iş yapılmayacağını artık biliyoruz. Karadeniz’in doğasının ve insanın hiçbir zaman dikkate alınmadığı yapılan genel seçim kampanyalarında da görüyoruz. Seçim vaatlerinde bol bol orman talanının 2B ile ödüllendirileceği ve Anadolu’yu kesip doğrayan büyük otoyol projelerinin artacağı söyleniyor. Hepsinden daha ekonomik ve ekolojik olan deniz ulaşımı ise hiçbir vaad, plan ve projede yok. Ülkemizi çevreleyen denizlerimiz gözden çıkarılmış durumda. Petrol amaçlı çalışmaların başladığı Karadeniz gibi kapalı bir denizde çok ciddi tehlikelerin eşiğindeyiz. Deniz koruma mücadelesini azaltmak için insanlar bilinçli olarak denizden uzaklaştırılmaktadır. İçme suyunu musluktan değil, pet şişeden içmek zorunda bırakılan toplumun elinden dereler nasıl alınıyorsa, denizi kullanmayan toplumlar da deniz kirliliği konusunda körleşecektir. Zaten oksijensiz bir deniz olan Karadeniz’in iyileştirilmesi ile ilgili ulusal bir politikanın acilen oluşturulmasını istiyoruz."
Ayrıca Adanır, karada ve denizde tüm yaşamı etkileyecek olan hidro elektrik santrallerinin (HES’lerin) bir an önce durdurulmasını istediklerini sözlerini ekledi. Programa; Giresun Deniz Dağcılık Kulübü, Trabzon'dan Karadeniz Çevrecileri, Trabzon Tenis Dağcılık Kayak İhtisas Kulübü, Samsun Doğayı Koruma Derneği, Samsun Doğa ve Yaban Hayatı Koruma Derneği, Ordu Doğa Aktiviteleri Derneği, Rize Kaçkar Dağcılık Rafting Kayak Spor İhtisas Kulübü, Yeşil Artvin Derneği, Trabzon Darıca Halkder, Giresun Yağlıdere Doğa Koruma Derneği, Giresun Kültür ve Çevre Derneği temsilcileri katıldı.

CİHAN