Hızır ve İlyas peygamberin yeryüzünde buluşup darda kalanlara, isteği olanlara, zorluk çekenlere yardım ettiği rivayet edilen güne ‘Hıdırellez’ ismi verilmiştir. Hızır’ın karada, İlyas’ın denizde hiç umulmayan bir zamanda çıkıp geldiği söylenir. Aynı zamanda baharın başlangıcı, bereket ve bolluğa adım atış günü olarak Türkiye’de  de kutlanır. 

Hıdırellez de Denizli’de insanlar bir arada olmayı tercih ediyor. Bu bölgenin damak tadlarından olan kazanlar  dolusu keşkek pişirilerek ikram ediliyor. Özelikle  Denizli ilçelerinde yaşamış ve buralara defnedilen Denizli’nin manevi büyükleri bugün de  ziyaret edilir. Hatta keşkek ikramları genellikle bu türbelerde  yapılır. ikramların ve duaların ardından ise insanlar bir biriyle kaynaşır. tıpkı Nevruz kutlamalarında yapıdlığı gibi Hıdırellez ateş yakılır ve üzerinden atlanır. günümüzde Belediyeler bu günde çeşitli etkinlikler düzenleyerek sosyal aktiviteler düzenliyor. 
   
Her yıl yeniden doğuş, tazelenme, ölümsüzlük, bereket anlamalarıyla bu gün farklı şekillerde kutlanır. Bu konuda Türkiye’de onlarca ritüel var. Anadolu’da yapılan bazı ritüeller şöyle; Hıdırellez’den bir gün önce gece gül fidanının altına istekler konup dua edilir. cüzdan koyanlar,bebek çizenler, ev yapanlar... Hızır’ın gülü çok sevdiği ve gülfidanlarını dolaştığı söylenir. O gün çalan kapılara mutlaka Hızır mı geldi acaba diye bakılır.

Bir başka ritüel ise Eğer bir fakir, gariban yada çocuk gelmişse isteği hemen yerine getirilir. Samsun bölgesinde de ilginç gelenekler vardır. 6 Mayısta ev erkenden temizlenir. Öğlene doğru içi su dolu bir ibrik, leğen ve temiz havlu banyoya konur. Bir odaya seccade serilir. Masa kuş sütü eksik donatılır. Herkes öğlen ezanına yakın evin kapısını, penceresini açıp dışarı çıkar. Hızır aleyhisselam beklenir. Duası alınmak istenir.