ANKARA (CİHAN)- Genelkurmay Başkanlığı Elektronik Sistemler (GES) Komutanlığı'nın, Hakkâri'nin Çukurca ilçesinde yola döşenen mayının patlaması sonucu 7 askerin şehit olmasıyla ilgili, mayını teröristlerin yerleştirdiğine yönelik telsiz konuşmalarının yer aldığı belgeyi 'sehven' imha ettiği ortaya çıktı. GES Komutanlığı'ndan istenen olay tarihinde terör örgütü mensuplarınca patlamaya ilişkin yapılan görüşme kayıtlarının 'sehven' imha edildiğine yönelik bilgi Genelkurmay Başkanlığı Askeri Mahkemesi'ne ulaştı.
Genelkurmay Başkanlığı Askeri Mahkemesi'nde görülen Hakkâri’nin Çukurca ilçesinde el yapımı mayının patlaması sonucu 7 askerin şehit olmasıyla ilgili davanın duruşmasına, tutuksuz sanıklar Tuğgeneral Zeki Es ve Kurmay Albay Rıza Atilla Erdoğan ile avukatları, şehit askerlerden Deniz Demirci'nin annesi Raziye Demirci, babası Halil Demirci ve avukatları katıldı.
    GES Komutanlığı'ndan olay tarihinde teröristler tarafından patlamaya ilişkin yapılan görüşmelerin kayıtları istenmişti. Askeri mahkemeye gönderilen belgede, telsiz konuşmalarının üç ay boyunca saklandığı, sonrasında imha edildiği belirtildi.
    Mahkeme Başkanı Mehmet Yüzbaşıoğlu, GES Komutanlığı'ndan gelen cevapta patlamaya ilişkin teröristler arasında geçen konuşma kayıtlarının şu anda ellerinde bulunmadığını bildirdiğini açıkladı.
    GES Komutanlığı'nda görevli Tuğgeneral Kahraman Güneş'in ifadesinde "Teröristlerin telsiz konuşmalarında patlayıcıyı döşeyen teröristin ismi kod adıyla yer almaktaydı. Telsiz konuşmaları belli bir süre tutuyor daha sonra imha ediliyordu. Bu konuşmaların saklanması istendi. Ancak bu telsiz konuşmalarının diğer telsiz konuşmaları ile sehven imha edildiği ortaya çıktı." dedi.
    Teröristlerin telsiz konuşmalarının silinmesine tepki gösteren şehit annesi Raziye Demirci ise "Bu raporların kaybedildiği söyleniyor, raporları kaybedenler bizim çocuklarımızı da kaybetmişlerdir." diye konuştu.
    Halil Demirci de internetteki ses kaydında Zeki Es'in "Bombayı ben ellerimle döşedim." dediğini hatırlatarak "Şimdi nasıl oluyor da mayınları teröristler döşemiş oluyor?" diye sordu.
    Duruşmada olaya ilişkin hazırlık soruşturması sırasında hazırlanan bilirkişi raporu da okundu. Bilirkişi Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı Bilişim Teknolojileri Laboratuvar Amiri Yarbay Ercan Seyhan, patlama alanında bulunan pil bloğunun askerlerin telsiz bataryalarında kullanılanlara benzediğine dikkat çekti. Olay bölgesinde kullanılan pil bloğunun patlayıcıya yönelik olmadığını savunan Seyhan, öyle olması halinde patlamadan zarar göreceğini ifade etti.
    Çukurca'da da kullanılan patlayıcıda yer alan RDX'in plastik patlayıcının ana maddesi olduğunu anlatan Seyhan, "Benim bugüne kadar incelediğim olaylarda, teröristlerin kullandığı askeri mühimmatlar yerli veya yabancı menşeli olabilir. Rus yapımı mühimmatlar kullanıldığına, rastlanmıştır. Mısır Çarşısı ve Şemdinli'deki olaylarda incelemelerde bulundum. RDX'i de terör örgütünün kullandığına tanık oldum." şeklinde konuştu.
    Tuğgeneral Zeki Es ise teröristlerin patlayıcıları hazırlarken pil bloğu da dâhil geride hiçbir iz kalmamasına yönelik düzenekler hazırladığını iddia ederek bilirkişiye mayınları 1 Mayıs'ta tuzakladıklarını, patlamanın 27 Mayıs'ta olduğunu, patlamada kullanıldığı söylenen pil bloğunun üzerinde 26 günlük yağmur yağmasının toprak parçası gibi bir iz bulunup bulunmadığını sordu.
    Bilirkişi Seyhan, Uzman Çavuşlar Ali Külahlıoğlu ve Erbil Türkmen, "Pil bloğu 26 gün toprak altında kalmış değildi. Üzerinde toprak artığı veya arazide kalmış bir durum söz konusu değildi." karşılığını verdi.
    Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreterliği'nden olayın olduğu tarihte basında çıkan haberlerin mahkemeye ulaştığını açıklayan Mahkeme Başkanı Yüzbaşoğlu, dava dosyasındaki eksikliklerin tamamlanması için duruşmanın ileri bir tarihe ertelendiğini bildirdi.
CİHAN