Denizli Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Özer, alternatif sektör ve alternatif pazarlar sayesinde 2013 yılında Denizli ihracatının daha da artmasını beklediklerini söyledi.
Başkan Necdet Özer, yaptığı açıklamada, 2012 yılının değerlendirilmesini ve 2013 yılından beklentilerini sıraladı. 2012 yılında küresel ekonomideki belirsizliklerin azaldığını ancak tamamıyla ortadan kalkmadığını ifade eden Başkan özer, “Küresel finansal krizin etkileri, ABD ve diğer gelişmiş ekonomilerde azalırken,  Avro Bölgesi’nde derinleşmiştir. Avro bölgesindeki borç krizi, dünya ve bölge ekonomisindeki büyümeyi olumsuz etkilemektedir. Gelişmiş ekonomilerde 2011 yılında yüzde l,6 olan büyüme oranının 2012 yılında yüzde 1,3’e gerilemesi beklenmektedir.” dedi. Küresel ekonomik büyüme oranının IMF tarafından revize edilerek 2012 yılında yüzde 3,3, 2013 yılında ise yüzde 3,6 olarak tahmin edildiğini ifade eden Özer, “Gelişmiş ekonomilerdeki uygulanan sıkı maliye politikaları, borçluluk oranlarının düşürülme çabaları ekonomik büyümeyi güçleştirmektedir. Bu gelişmeler Gelişmekte Olan Ülkelerin büyüme oranlarını da etkilemektedir. 2011 yılında yüzde 6,2 oranında büyüyen gelişmekte olan ekonomilerin, 2012 yılında yüzde 5,3, 2013 yılında ise yüzde 5,6 büyüyeceği tahmin edilmektedir. Küresel ekonomideki gelişmelerin 2013 yılında iyiye döneceğini, fakat Avro bölgesindeki mali kriz ve büyümedeki gelişmelerin olumsuz etkilerinin devam edeceği öngörülmektedir. Özellikle AB ekonomisinin motoru durumundaki Almanya’nın 2013 yılı büyüme rakamlarının Bundesbank tarafından aşağıya doğru revize edilmesi krizin etkilerinin 2013 yılında da devam edeceğini göstermektedir.” diye konuştu.

Türkiye ekonomisindeki gelişmeler hakkında da bilgiler veren Özer, “Küresel kriz sonrası 2010 ve 2011 yıllarında yıllık ortalama yüzde 8,8 oranında büyüyen Türkiye Ekonomisi, 2012 yılında yumuşak iniş yaşamıştır. Bu dönemdeki büyümenin yüzde 10-11’i iç talepten gelmiştir. Yurtiçi tasarruf oranının çok düşük seviyelerde olması sonucu büyüme, cari açıkla finansa edilmiştir. Cari Açık/GSYH oranının yüzde 10 oranına ulaşması nedeniyle 2012 yılında Türkiye ekonomisinin soğutulması dönemi olmuştur. Geçmiş aylar değerlendirildiğinde Türkiye’nin 2012 büyüme oranının yüzde 3,2 olarak gerçekleşeceği anlaşılmaktadır. 2012 yılında dış ticaret açığı hızla azalarak ihracatın ithalatı karşılama oranı, yüzde 70 oranının üstüne çıkmıştır. Dolaysıyla cari açık hızla aşağıya düşmüştür. 2012 yılında cari açık riski ortadan kalkarken, tekrar iki haneli rakama çıkan enflasyonun tekrar kontrol altına alınması gerekmektedir. Faiz oranlarının düşmesinin, yatırımlara ve kamu borç faiz yükü üzerinde olumlu etkiler oluşturması 2013 yılında olacaktır, diye düşünüyoruz. Kamu borç/ GSMH oranı ise yüzde 36,5 oranına inmiştir. Yumuşak iniş, bazı makro göstergelerimizi iyileştirmiştir. Fakat Türkiye’nin özellikle istihdam sorunun çözülmesi ve buna bağlı olarak refahın yaygınlaşması için ekonomik büyümenin yüzde 5,5-6 oranında olması zorunludur. Hükümetin, Orta Vadeli Plan hedefleri dikkate alındığında 2013 yılı büyüme hedefinin de düşük tutulduğu görülmedir, bu hedefin üstünde bir büyüme bekliyoruz. Kredi notunun yatırım yapılabilir kategoriye çıkması önemli gelişme olarak alınabilir.” şeklinde konuştu. Dünya krizinin etkisi devam ederken Türkiye’nin ihracat artışının sürdürmesini “büyük başarı” olarak nitelendiren Özer, “2012 yılının ilk dokuz ayında AB’ye yapılan ihracat yüzde 7.9 azalırken, toplam ihracatımız yüzde 13,7 oranında artarak, yıllık bazda l50 milyar dolara aşması, bu gelişmenin ithalatın azalmasına paralel gelişmesi önemli bir yapısal değişimin başlangıcı olmuştur. Ekonomik büyümeye dış ticaretin katkısı pozitif olmuştur. 2013 yılında Türkiye, mali disiplini bozmadan büyümesini ihracata dayalı yapıya taşımalıdır.” ifadelerini kullandı.   
Özer, Denizli ekonomisindeki gelişmelerle ilgili şunları söyledi: “Denizli ekonomisi, Türkiye ekonomisinde olduğu gibi gelişme göstermeye devam etmiştir. 2012 yılında en önemli gelişme ilk 10 aylık ihracatımızın yüzde l,74 oranında da olsa artmaya devam etmiş olmasıdır. 2012 yılı sonunda kesin rakamların belirlenmesi ile 3 milyon dolar seviyesinin tutturulacağı beklenmektedir. İlk 10 aydaki ilimiz ithalatındaki artış düşerek, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 11.03 oranında olmuştur.  Sosyal Güvenlik Kurumu kapsamında olan kişi sayısı 2011 yılı Eylül ayı itibariyle 167.568 kişi iken 2012 yılının aynı döneminde 175.183 kişiye çıkmıştır. Yüzde 4,5 civarındaki istihdam artışı sevindiricidir. Küresel krizin Avro bölgesinde süreceği tahmin edildiğine göre Denizli Ticaret Odası olarak üyelerimizin önünü açmak ve onlara yol gösterici olabilmek için özellikle son 2-3 yıldan bu yana sürdürdüğümüz alternatif sektör arayışlarımıza devam edeceğimizi belirtmek istiyorum. Ayrıca müteşebbis işadamlarımızın tekstilde markalaşma yolunda ilerlerken enerji, kablo, sera, hayvancılık, turizm gibi alanlarda da gelişmişlik sağlamaları, alternatif sektörler açısından ciddi mesafeler aldığımızın göstergesidir. Alternatif sektör ve alternatif pazarlarımız sayesinde 2013 yılında ihracatımızın daha da artmasını bekliyoruz.”