Türkiye'de tekstilin başşehri olarak kabul edilen Denizli'de fabrikalar, nanoteknoloji kullanarak teknik tekstil ağırlıklı üretime yöneliyor. Ürünlerine katma değer katan şirketler, klasik üretim yöntemlerini bir tarafa bırakarak markalaşmaya çalışıyor. Ar-ge çalışmalarıyla üretilen kumaş ve tekstil ürünlerine antibakteriyel, kir tutmayan, geç tutuşan, böcek kovucu, serin tutan, ütü gerektirmeyen gibi özellikler ekleniyor. Fabrikalarda artık eskisi gibi yüzlerce kişi çalışmıyor. Teknik bilgi ve uzmanlık gerektiren makineleri az sayıda işçi bilgisayar kontrolünde üretim yapıyor. Denizli'nin en büyük entegre tekstil firmalarında biri olan Tan Tekstil'in Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Tevfik Tan, organik pamuk kullanarak, organik ipliklerden dokudukları kumaşa, çeşitli özellik kazandırdıklarını söyledi. Uzun yıllardır aprelerle ilgili çalışmalarına devam ettiklerini belirten Tan, kapasitelerinin yüzde 20'sini özellikli apreler için kullandıklarını ifade etti. Aylık 1 milyon metre üretim kapasiteleri olduğunu, tekstilin devamlı yenilendiğini, son dönemdeki apre uygulamaları sonucu organik tekstil üretimiyle kendilerini yenilemeye çalıştıklarını dile getirdi. Tekstilde organik sertifikanın özellikle son dönemde revaçta olduğunu, firmalarının da bu sertifikayı verebildiğini ifade eden Tan, "Pamuğun üretiminden ipliğin üretimine, boyadan terbiyeye kadar konfeksiyonun her aşamasında organik sertifikası verilerek ürün, nihai tüketicinin kullanmasına kadar sertifikalandırılıyor. Dolayısıyla raftan alınan bir ürün, organik olarak vatandaşın hizmetine sunuluyor." dedi.

TEKSTİL ARTIK HERKESE DEĞİL, İSTENEN ÖZELLİĞE GÖRE ÜRETİLİYOR

Firmalarında çok değişik apreler olduğunu ifade eden Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Tan, "Antibaktariyel uygulamamız var, bakteri üretimini engelliyor. Antistres apre var, stresten uzaklaştırıyor. Güç tutuşan kumaşımız var, özellikle bebe giysilerinin güç tutuşmasını sağlıyor. Su, kir, yağ itici apre dediğimiz özel bir uygulamamız var. Yemek yerken ketçap, yağ dökmeniz sorun olmuyor. Bunu teflon kaplayarak sağlıyoruz. Kene, son dönemde yaygın bir şekilde rahatsız ediyor. Bunun için sinek, böcek, kene kovucu apremiz var. Üzerinize giydiğinizde, böcekleri uzaklaştırabiliyorsunuz. Yıka-giy apremiz var, ütü gerektirmiyor. Ultraviyole apremiz var. Özellikle yazın güneş ışınlarından koruyan bir apre. Serin tutucu apremiz var. Giydiğiniz zaman serinlik hissi veriyor. Alerjisi olanlara, polenleri uzaklaştıran apremiz var. Yağ yakıcı ve zayıflatıcı apremiz var. Kumaşın içine yerleştiren acı biber kapsülleri sayesinde hücreyi harekete geçirerek, bedenin yağını yakıyor ve zayıflatıyor. Negatif iyon apresi var, özellikle son zamanlarda elektronik aletlerden yayılan dalgaları etkisiz hale getiriyor." diye konuştu. Teknolojiyi yurtdışından transfer ettiklerini belirten Tevfik Tan, "Firmalarla sürekli temas halindeyiz. Geliştirdikleri ürünleri burada deneyip uyguluyoruz. Özellikle dünyaca ünlü kimyevi madde firmaları, ticari ismini bile koymadan şirketimize getirip fabrikamızda denetiyor, sonucuna göre piyasaya sunulup sunulmayacağına karar veriyor." şeklinde konuştu.

'SANAYİ-ÜNİVERSİTE İŞBİRLİĞİ AĞIR İŞLİYOR'

Sürekli "üniversite-sanayi işbirliği" ifadesi kullanılmasına rağmen bu işbirliğinin biraz yavaş ilerlediğini vurgulayan Tan, "İşbirliği, araştırmalarla sağlanabilir. Klasik tekstil ürünü artık Uzakdoğu'da yapılıyor. Hindistan, Çin ve Bangladeş yapıyor. Bu tip katma değerlerle ürüne bir farkındalık kazandırıp daha satılabilir ve kullanılabilir hale getirilmesi en büyük amacımız." dedi. Tekstilde geleceğin, katma değerli işlerde olduğunu söyleyen Tan, şunları kaydedetti: "Bir zamanlar Alman ve İtalyanların yaptığı gibi ürüne katma değer katarak üretim yapacağız. Onun dışında nanoteknolojik ürünler ön plana çıkacak. Teknik tekstil ürünleri ön plana çıkacak. Kumaş ihracatı yapan bir firmayız. Avrupa'nın her ülkesinde acentemiz var. Bütün Avrupa Birliği ülkelerine ihracat yapıyoruz. Ağırlıklı olarak İtalya, Fransa, Almanya, Portekiz, İspanya, İngiltere, Hollanda, Belçika ve Polonya, kumaş ihraç ettiğimiz ülkelerden bazıları."