HABERDENİZLİ.COM

Siyaseti halka hizmet vesilesi olarak gördüklerini ifade eden Özkan: Kasım 15'te zafer kazanır kazanmaz ertesi günü sahaya indik, çalışmaya başladık. Meslek odalarımız, derneklerimiz, vakıflarımız, yaklaşık 430 eskiden köy statüsünde olan mahallemizde ve bunların dışındaki yani şehir merkezlerindeki mahalleleri ziyarete başladık.  Sokaktaki tüm vatandaşlarımızı ulaşarak sorunlarını not edip gerekli mercilere ulaştırmayı kendimize görev edindik. Kimi sorunlarını parlemento düzeyinde yasal düzenlemeyle kimisini hükümet nezdinde icraata dönüştürmek için bir gayret içinde olduk.”dedi.
Özkan sözlerine şöyle devam etti:

Biz seçimden seçime çalışan bir siyasi hareket değiliz. Biz bunu bir milli mücadele olarak gören, milletin kalkınma, refah, üretim, istihdam ve ihracat istikametinde Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün muasır medeniyetler seviyesi olarak belirttiği seviyelere çıkmayı hedefleyen bir siyasi hareketiz. Bu atılıma giden yolda 24 Haziran seçimlerinden geçmektedir. 24 seçimlerinden sonra bizim zaferimizle inşallah çok daha büyük, çok daha gelişmiş bir Türkiye göreceğiz.

CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİNİN TARİHİ DAYANAĞI VARDIR

Tabii bu seçimin Osmanlı ve Cumhuriyet Dönemi dahil seçim süreçlerimizi de farklı bir seçim olduğunu ifade etmek gerekir. 16 Nisan 2017 tarihinde değiştirmiş olduğumuz hükümet modeli değişikliği sadece Cumhuriyet döneminde yürürlükte olan bir hükümet modeli değildir. 1876 Kanuni Esasi ile beraber Osmanlı Türk anayasal sistemine giren ve meclisin içerisinden, o zaman Mebusan Meclisi, Cumhuriyet döneminde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin içerisinden çıkan bir hükümet anlayışı vardı. Güven oyu anlayışına dayanan milletvekillerinde ekseriyeti çoğunluğu sağlayan Siyasi partinin kurdu bir hükümet anlayışına dayanıyordu. Daha sonra Türkiye'de yaşanan, hemşerilerimizin bedel ödediği, ekonomik krizlerin gerekçesi olan istikrarsızlığın gerekçesi olan bu hükümet modeli eski siyasi liderler tarafından da hep değiştirilmesi yönünde teklifler ile karşılaşmıştır. Turgut Özal Cumhuriyet Halk Partisi'nin eski genel başkanı olan Bülent Ecevit, Alparslan Türkeş, Necmettin Erbakan, Muhsin Yazıcıoğlu, Süleyman Demirel dahi bütün siyasi parti liderleri bu hükümet anlayışı ile hizmet üretmekte zorlandıklarını biliyorlardı.

Biz önceki liderlerin tavsiyelerini, tekliflerini düşünerek 15 yıldan beri AK Parti hükümetlerinin karşılaşmış olduğu Millete hizmet götürme noktasındaki sorunları sıkıntıları analiz ederek Cumhurbaşkanımız liderimiz Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde ve öncülüğünde Milliyetçi Hareket Partisi'nin desteği, Aziz milletimizin hüsnü kabulüyle yürürlüğe giren 16 Nisan 2017'deki Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ilk kez fiili olarak vücut bulacağı 24 Haziran seçimleri yaklaşık 140 yıllık Osmanlı Türk anayasacılık çalışmalarının en önemli virajlarında birisidir.

BİZ İLERİYİ HEDEFLERKEN, DİĞER ADAYLAR ESKİYE DÖNMENİN PLANLARINI YAPIYORLAR

AK Parti demek barış demektir. AK Parti demek huzur demektir. Üç partinin ortaya koyduğu Cumhur ittifakı ile daha güçlü bir Türkiye’nin kapısını aralayacağız. Cumhur ittifakı Afrin demektir, Cerablus Fırat kalkanındaki başarı demektir, zafer demektir. 157 milyarlık, 167 milyarlık ihracat hedefi demektir. Bizler bu hedeflere koşarken, muhalefet adayları yapılan projeleri durduracaklarını söylüyor. Kanal İstanbul’u durduracağını,3. havalimanı inşaatını durduracağını ifade ediyorlar. Bunları söyleyen bir cumhurbaşkanından bu millete ne hizmet gelir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile mazeret üreten, ayağına çelme takılan hükümet modelinden; koşan, terleyen, çalışan ve mazeretsiz bir şekilde vatandaşlara olan vaadini yerine getirebilen bir hükümet anlayışını İnşallah milletimizle buluşturacağız.

YENİ SİSTEM ÜLKEDE YENİ BİR ÇAĞ AÇACAKTIR

 Onun için ben 24 Haziran ülkemizin tarihinde nasıl İstanbul'un Fethi, Cumhuriyetimizin ilanı gibi dönemlerde olduğu gibi Türkiye'nin Kalkınma süreçler anlatıldığı bir dönem olarak kitaplarda yer alacağına yürekten inanıyorum. İnşallah bundan sonraki 35 yıl içerisinde Türkiye’nin 2023 hedeflerine ulaşmak ve yaklaşmak noktasında çok büyük adımlarla yol aldığını göreceksiniz. Onun için şimdiden 24 Haziranın ülkemiz, milletimiz ve gönül coğrafyamız için hayırlı olmasını yüce Allah'tan niyaz ediyorum.