Denizli’de emekli muhasebeci 47 yaşındaki 1 çocuk annesi Şengül Ertürk’ün su kabağından yaptığı eserler ilgi çekiyor. Su kabaklarını testere ve matkapla işleyerek onlara hayat veren Ertürk, su kabağından avize, lamba, ördek, süs eşyaları, kuş yuvası, çaydanlık, şekerlik gibi 40 farklı eser ortaya çıkardı. Yıllar önce köylerde sadece su taşımak için yetiştirilen ve kullanılan son zamanlarda ekimi de yapılmayan su kabaklarını Yeşilköy Mahallesi’nde bulunan evinin bahçesinde 3 yıldan bu yana yetiştiren Ertürk, su kabaklarından yaptığı 40 farklı eserlerin bazılarıyla karma sergilere de katıldı. Ertürk, önümüzdeki yıl kişisel su kabağı sergisi açmayı hedefliyor. 9 yıl önce emekliye ayrıldığını, emekliliğin bir kenara çekilip hayattan kopmak anlamına gelmediğini göstermek için su kabaklarıyla uğraşmaya başladığını belirten Ertürk, “Çocukluk yıllarımda annem su kabaklarından yapılmış tasları, bir yerden bir yere su taşımada kullanırdı. O zamanlar bu kadar çok çeşit zücaciye eşyası olmadığından su kabakları bol bol yetiştirilir ve kullanılırdı. Zaman geçtikçe teknolojide ilerledikçe artık su kabakları dikilmemeye kullanılmamaya başladı. Evimin yakınlarında boş bir arsada kendiliğinden çıkmış su kabakları gördüm. Onların tohumlarını alıp evimde dikim için hazırladım. Tarla bahçe işleriyle uğraşmayı çok seviyorum. İlk sene çok iyi verim aldım. Yetiştirdiğim kabakları nasıl değerlendiririm, insanların dikkatini nasıl çekerim diye düşünürken, kabaklardan süs eşyaları yapmak aklıma geldi.” Dedi.

Suyu çok seviyor

Su kabaklarının dikiminden hasadına kadar suyu çok sevdiklerini, suyun bol olduğu yerlerde daha büyük daha güzel su kabaklarının yetiştirilmesinin mümkün olduğunu hatırlatan Ertürk, “Evimin bahçesinde yetiştirdiğim su kabaklarını 5 ile 20 gün üzerinde çalışarak, esere dönüştürüyorum. Yaptığım su kabağı eserlerinin üzerlerindeki desenlerini de kendim çiziyorum. Boyamasını da ahşap boyalar kullanarak yapıyorum. Yetiştirdiğim su kabağının şekline ve büyüklüğüne göre kafamda bir model tasarlayıp su kabağını işliyorum. Su kabağından yaptığım eserler lamba veya avize ise elektrik tesisatı kurulmasında bir ustadan destek alıyorum. Onun dışında su kabaklarının her şeyini kendim yapıyorum. Su kabaklarıyla uğraştığımda kendimi daha iyi hissediyorum. Günün yorgunluğunu ve stresini su kabaklarını işlerken atıyorum. Yeni eserler ortaya çıktıkça da mutlu oluyorum. Bir yenisini daha yapmak için hazırlıklara başlıyorum. Önümüzdeki yıl yine bahçeme su kabaklarından dikeceğim. Su kabaklarının bu yolla unutulmasını sağlayacağım” dedi.

Hat sanatı ile su kabağını birleştireceğim

Su kabaklarını eserlere dönüştürürken bir yandan da hat sanatı ile ilgili kursa devam ettiğini ve kendini geliştirmeyi sürdüreceğini ifade eden Ertürk, “Hat sanatı ile ilgili kurstan da çok şey öğreniyorum. Hat sanatından edineceğim bilgilerle su kabaklarının üzerlerini işleyeceğim. Su kabaklarına işleyeceğim hat eserleriyle kabakların daha çok ilgi çekeceğine inanıyorum. İnsanlar mutlaka kendilerine yapabilecekleri bir hobi edinmeliler. Sanatla uğraşan insanlar hayata daha pozitif bakabiliyor. Su kabaklarıyla ben sanki kendimi yeniden bulmuş gibiyim.” Dedi.