Denizli’nin Bozkurt ilçesine bağlı Beşparmak Dağının zirvesinde bulunan 1450 rakımlı 100 haneli 350 nüfuslu Hayrettin köyünde kuzugöbeği (Morchella Conika) mantarı köylü kadınların gelir kapısı oldu. Nisan yağmurlarıyla çam, meşe, gürgen, dişbudak, elma ve ceviz ağaçları dibinde yetişen kuzugöbeğini günde 2-3 saat dağlarda gezerek bulduklarını ve yaş olarak kilogramını 30 liradan sattıklarını anlatan Zeynep Akçakoca (54) günde 1 kilogramdan fazla kuzugöbeği bulabildiklerini söyledi. Kuzugöbeğinin genelde çam ağaçlarının diplerinde bulunduğunu belirten Akçakoca, “Köydeki diğer kadınlarla birlikte sabah saatlerinde kuzugöbeği toplamak için dağa çıkıyoruz. Köyümüz Beşparmak Dağının üzerinde olduğu için her tarafımız ormanlarla kaplı. Kuzugöbeği mantarı bulmakta zorlanmıyoruz. Ev işlerini bitirdikten sonra 2-3 saat dağda dolaşarak topladığımız kuzu göbeklerini köyümüze gelen tüccarlara kilogramı 30 liradan satıyoruz. Aile bütçemize de katkı sağlıyoruz” dedi. Köylerinden nisan mayıs aylarında 1 tona yakın kuzugöbeği toplanıp satıldığını ifade eden Müzeyyen Bici (50) de, “Kuzugöbeği nisan ve mayıs aylarında çıkıyor. Yağmur yağmasıyla çıkar, yağmursuz havada çıkmaz. Köylerde yaşayanlar sürekli dağda oldukları için hangi bölgede kuzugöbeği yetişir, nerede mantar olur çok iyi bilir. Onun için kuzugöbeğini bulabileceğimiz bölgelerde arama yaparız. Gelecek yılda kuzugöbeğinin oluşması için mantar köküyle birlikte sökülmemesi gerekir." diye konuştu. Kuzugöbeğini alan tüccarların kendilerine bu mantarın antibiyotiğin ham maddesi olduğunu söylediğini söyleyen Kadriye Altıntaş (61)’de, “Bizden kuzugöbeğini alan tüccarlar, bu mantarları yurt dışına ihraç ediyormuş. Bu kuzugöbekleri, pişirilip yenildiği gibi ilaç yapımında ve kozmetikte kullanılıyormuş. Mayıs ayı ortalarına kadar kuzugöbeği toplamaya devam edeceğiz. Topladığımız kuzugöbeklerini kendimizde yiyoruz. Yumurta ile kavrulduğunda çok farklı bir tadı olur. Kuzugöbeği mevsimi bittiğinde tarla işlerimiz başlar” şeklinde konuştu.