Ramazan ayında oruç tutanların, Ramazan Bayramı ile birlikte normal beslenme sürecine geçişte yediklerine ve içtiklerine dikkat ederek sağlıklarını tehlikeye atmamaları gerektiğini belirten Servergazi Devlet Hastanesi Diyetisyeni Fatih Sert, “Ramazan ayı sonrasında hem yavaşlayan metabolizma hızının etkisiyle hem de psikolojik olarak yeme davranışının daha fazla artmış olması sebebiyle kişilerin kendilerini ödüllendirme noktasında ciddi bir iştah açıklığı meydana gelmektedir. Bu iştah açıklığı ile beraber yine metabolik yavaşlığın da etkisiyle uzun süreli açlıklardan sonra ciddi bir kilo artışı ortaya çıkmaktadır. Bununla beraber bu beslenme alışkanlığı, sadece kilo artışı yapması dışında altta yatan fizyolojik etmenler, biyokimyasal etmenlerin etkisiyle hipertansiyon, kolesterol, hiperlipidemi ve şeker hastalıklarının da ciddi anlamda artmasına sebep olabilmektedir. Eğer güzel bir kahvaltı yapılarak ziyarete gidilirse ikramları kabul etme ihtimali de aslında azalıyor. Yani aç olarak bir ziyarete gittiğimizde belki ikramları kabul etmekte ısrarcı davrandıkları zaman irade gösteremeyebiliriz ama tok olarak gittiğimiz ziyaretlerde nispeten belki fizyolojik olarak buna ihtiyaç duymadığımız için ikramları reddetme imkanımız ve ihtimalimiz artabilir” dedi.

‘BAYRAMDA TATLI TÜKETİMİNE DİKKAT’

Diyetisyen Fatih Sert, yemeklerin 3 ana öğün, 3 ara öğün olmak üzere yenmesi ve ana öğünlerde her besin grubundan az miktarlarda tüketilmesi gerektiğini ifade ederek şunları söyledi: ‘’ Ara öğünlere dikkat edilmesini öneriyorum. Ara öğünlerde taze meyveler, yaz meyveleri, bununla beraber yağlı tohumlar dediğimiz ceviz, fındık, badem gibi besinleri mutlaka tüketelim. Özellikle şeker hastalarının yapması gereken ara öğünlere dikkat etmesidir. Tatlı bir ürün tükettikten sonra özellikle şerbetli tatlılardan sonra mutlaka süt ürünlerinden; yoğurt, ayran veya bir bardak süt tüketilmesi gerekiyor ki kan şekerinin hızlı yükselimini engellesin. Sütün içerisinde ki laktoz şekeri kan şekerinin hızlı yükselmesine engel olacağından dolayı özellikle şeker hastalarına bunu önemle tavsiye ediyorum. Yine tüm bireylerin sıvı ihtiyacına dikkat etmesi ve günde 2,5 litre su tüketmesi gerekmektedir. Kahve ve çay yerine bitki çayları tercih edilmelidir.’’