Denizli Devlet Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uz. Dr. Murat Gökhan Kinaş, gebelikte şeker tarama testinin gerekli durumlarda yapılması gerektiğini, yapılmadığı taktirde anne ve bebekte oluşacak kötü durumların önüne geçilmesinde geç kalınacağını belirtti.

Uz. Dr. Murat Gökhan Kinaş, gebelik şekerinin sıklığının ırka ve etnik gruba göre değişebildiğini vurgulayarak ,tanısı konmadığı veya geç tanı konduğunda bebekte ve annede kötü sonuçlara neden olabileceğini söyledi. 
Kinaş : “ Gebelik şekeri ile birlikte anne adayında tansiyon yüksekliği ile karakterize hastalıklar, gebelik suyu fazlalıkları ve doğumun sezeryanla olması görülebilir. Çocukta da gelişim anormallikleri, bebeğin kalp, karaciğer gibi bazı organlarının aşırı büyümesi, yeni doğan solunum sıkıntıları ve kanda şeker düşüklüğü, kalsiyum düşüklüğü gibi bazı kan bozuklukları ile bebek ölümleri ortaya çıkabilir” dedi. 

ÖNCEDEN KENDİNİ BELLİ EDER
Kinaş, gebelik şekeri oluşumundaki risk faktörlerine de değindi. Kinaş : “ Daha önceki gebeliklerinde gebelik şekeri öyküsü olan, gebelik ağırlığının beden kitle indeksinin yüzde 30’unun üzerinde olması, 25 yaşın üzerinde olma, 4100 gram üzerinde bebek doğurma öyküsü,  ilk doktor kontrolünde idrar tetkikinde idrarda şeker görülmesi ve şeker hastalığına ortam oluşturan bazı kronik hastalıkların bulunması risk faktörleridir.  Bu risk durumlarında veya herhangi bir bulgusu olmayan gebelerde kötü sonuçların olmaması veya azaltılması için gebeliğin belirli dönemlerinde 50,75, 100 gr şeker yüklemesi testleri yapılmaktadır. Bu şeker testlerinden çıkacak sonuçlara göre gebelere gebelik şekeri tanısı konmakta ve gebelerin kontrol sıklığı değişmektedir. Şeker testi yapılmazsa anne ve bebekte oluşabilecek sorunların saptanamaması veya geç saptanmasına neden olabilecek dolayısıyla annede ve bebek sağlığında geri dönüşümsüz sağlık sorunlarına neden olacaktır” dedi.