Cinselliğin insan hayatında biyolojik olarak üreme fonksiyonunun ötesinde, yaşam kalitesini etkileyen önemli bir unsur olduğunu söyleyen Uz. Dr. Oğuz Peker; “Cinsellik ile ilgili yaşanan sorunlar sosyal ilişkileri olumsuz yönde etkiyebilmektedir” derken, sertleşme sorununun başarılı cinsel teması sağlayabilecek sertlik düzeyine ulaşamama veya sertlik düzeyini yeterince sürdürememe hali olarak tanımlandığını ve 40 yaş üstü erkeklerde daha sık görüldüğünü söyledi.

Çevresel Faktörler Etkili…
Sertleşme sorununun psikolojik, fizyolojik veya her ikisinin kombinasyonuna bağlı olarak oluşabildiğini anlatan Oğuz Peker çoğu erkeğin hayatının belli dönemlerinde özellikle de stres altındayken sertleşmeyle ilgili sorunlar yaşayabildiğini açıkladı. Peker: “Sertleşme sorunu çok sık karşılaşılan bir problemdir. 40 -70 yaş arası erkeklerin %30’unda herhangi bir şekilde sertleşmeyle ilgili sorunlarının olduğu saptanmıştır. İlerleyen yaşla beraber sertleşme sorununun görülme sıklığı ve şiddeti artış gösterir. Sigara ve alkol tüketimi, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, kan yağlarında yükseklik, kalp hastalığı, depresyon ve bu hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar sertleşme sorunu açısından risk faktörü oluşturur. Psikolojik nedenleri açıklayacak olursak cinsel olarak aktif bir erkek işten kovulduktan sonra aniden başlayan sertleşme sorunu yaşayabilir. Deprem gibi psikiyatrik hastalıklar da sertleşme sorununa yol açabilir. Damarların sertleşmesi, damar sistemini etkileyen herhangi bir hastalık sertleşme sorunu açısından risk faktörüdür. Damar sertliği 50 yaş üstü erkekler için ciddi bir sorun oluşturur.  Sinir sistemi hastalıkları, ilaçlar ve hormonlardaki bozukluk da bir diğer risk faktörüdür” dedi.

Sorunu Gizlemeyin…
Sertleşmenin beyin, omurilik, sinirler, kan damarları, penis düz kası ve hormonların kompleksi sonucu oluştuğunu ve merkezinde de beynin bulunduğunu söyleyen Oğuz Peker, sertleşme için görüntü, düşünme, dokunma, koku, ses veya bunların birleşimi sonucu uyarılmanın gerektiğini söyledi. Sertleşme sorunu olan kişinin bu sorunu doktordan sakladığını ve muayeneden kaçtığını belirten Peker, hastalığın tedavisinin mümkün olduğunu söyleyerek şöyle devam etti: “Sertleşme konusunda yaşanılan her türlü sorunda mutlaka bir doktora başvurulmalı ve mümkün olduğunca doğru ve ayrıntılı bilgi verilmelidir. Aslında bu rahatsızlığın çok yaygın olduğu ve utanılacak bir durum olmadığı bilinmelidir. Günümüzde sertleşme sorunu yaşayan erkeklerin neredeyse tamamı hem hastayı hem de partneri memnun edebilecek şekilde tedavi edilebilmektedir. Birçok tedavi alternatifinin bulunduğu ve tedavi başarısının hastalığın şiddetine göre değişebileceğini de bilmek önemlidir” dedi.