Denizli Devlet Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Doktor Ceyhan Balcı, kadınların yüzde 20’sinde, erkeklerin yüzde 10’unda, ergenlerin de yüzde 5’inde görülen depresyonun bir hastalık olarak kabul edilmesi ve hastanın tedaviye ikna edilmesi gerektiğini söyledi. Depresyonlu hastaların yüzde 15’inde intihar görülebildiğini anlatan Doktor Balcı, “Depresyonlu kişinin huzuru ve hayat kalitesi düşmektedir. Bu nedenle, tedavi edilebilen ve tam olarak düzeltilebilen bir hastalık olan depresyonun, tedavi edilmesi önemlidir, ancak tedavisi zaman ister.” Dedi. Hastanenin konferans salonunda depresyonla ilgili olarak sağlık çalışanlarına bilgi veren Doktor Balcı, “Depresyon, uzun süre devam eden derin üzüntü hali, durgunluk, güçsüzlük, isteksizlik, karamsarlık, konuşma ve hareketlerde yavaşlama şeklinde ortaya çıkar. Depresyonun başlıca belirtileri, neşesiz ve bitkin bir ruh hali, karamsarlık ve ümitsizlik, uykusuzluk veya aşırı uyuma, kilo kaybı veya kilo alımı, cinsel istekte azalma, hiçbir şeyden hoşlanmamak, istek ve ilgilerde azalma, düşünce veya konsantrasyon yetisinde azalma veya kararsızlık, ölüm veya intihar düşünceleri olarak sayılabilir. Depresyonda sözcüğü çoğunlukla hayal kırıklığına uğramış, sinirli ya da benzer olumsuz duygulara işaret eden terimlerin yerine kullanılır. Aslında depresyon denilebilmesi için, belirtilerin en az 2-3 haftadır devam ediyor olması gerekir” dedi.
Farklı sebepleri olabilir
Depresyonun çok farklı sebeplere bağlı ortaya çıkabileceğini vurgulayan Balcı, depresyon nedenlerini şu şekilde sıraladı: “Depresyon nedeni bazen bir yakının kaybı, ayrılık, iş kaybı, aile sorunları, maddi nedenlerden biri olabilir. Bazen ise herhangi bir sebep olmaksızın kişi depresyona girer. Bu durumda kişi herhangi bir sorunu olmaksızın niçin bu duruma düştüğüne bir anlam veremez. Bu durumlarda sorunun kaynağı diğer hastalıklarda olduğu gibi ( örneğin yüksek tansiyon, şeker gibi ) biyolojik sebeplerdir. Bazı kişilerde de ise ırsi olarak depresyon görülebilir. Yakın akrabalarında depresyon olan kişilerin depresyona girme oranı daha yüksektir” diye konuştu.
Doktora başvurun
Depresyonun, sadece hastanın kendisi üzerinde değil çevresi üzerinde de, baskı yaratabileceğine dikkat çeken Doktor Balcı, depresyondaki bir kişinin yakınlarının öncelikle bu durumun hastalık olduğunu kabul etmeleri gerektiğine hatırlattı. Balcı, “Bu hastalık, beyindeki metabolizmanın belli bir bozukluğundan doğar. Hastalanan kişi ise bu bozukluğun meydana gelmesinden sorumlu değildir. Bu sebeple hastalıktan dolayı utanmak, suçlanmak ya da hastanın kendisini suçlamak doğru olmaz. Öncelikle yapılması gereken hastayı doktora gitmeye ikna etmektir. Tedavide en önemli unsur hastanın durumunu iyi anlaması ve depresyonu aşacağına inanarak buna göre hareket etmesidir. Hastalığın doğası gereği karamsar ve umutsuz olan depresyonlu kişiye umut verici sözlerle yaklaşmalı, durumun tedavisinin mümkün olduğu sık sık hatırlatılmalıdır” dedi.