Denizli Devlet Hastanesi Ortopedi Uzmanı Dr. Yaşar Selçuk, ciltteki küçük yara ve çatlakların, farkedilemezlerse kolayca enfeksiyon kapıp ayak ülserlerine (diyabetik ayak-nöropati) yol açabileceğini söyledi. Nöropatinin, sinir hücrelerinin bir bozukluğu olduğunu ifade eden Dr. Selçuk, “Diyabete bağlı olarak gelişen tehlikeli bir komplikasyondur. Nöropati, diyabetik ayak yarasının başlamasında önde gelen nedendir. Hastaların çoğunda çarpma, vurma, batma, yanma gibi farkına varamadıkları bir nedenin yarayı başlattığı gözlenmiştir. Nöropatinin ilk belirtileri ciltte karıncalanma, yanma veya cilt üzerinde böcek sürünmesi gibi bir duygudur. Hasta, hastalığının ileri aşamasında ayak veya bacaklarını, yaraları ve nasırlarını hissetmez hale gelir.” dedi.

Diyabetik nöropatisi olanların ayaklarında sürekli bir üşüme hissinden ve ısıtamadıklarından yakındığını belirten Selçuk, “Ayaklarını ısıtmak için kullandıkları radyatör ya da elektrikli ısıtıcı gibi ısı kaynakları sonucunda yanıklar oluşabilir. Bu hastaların ısı alıcı sinirleri bozuk olduğundan, ayaklarının yandığını geç farkederler ya da hiç farketmeyebilirler. Bu nedenle küçük yaralar, kabartılar, nasır oluşumu, basınç noktaları veya kızarıklık açısından ayakların düzenli aralıklarla kontrol edilmesi gerekir. Ayaklar incelenirken parmaklar arasındaki cildin kontrol edilmesi de ihmal edilmemelidir. Eğer ayakta değişiklik hissedilirse mutlaka bir uzmana başvurulması gerekmektedir.” diye konuştu.

Uygun olmayan ayakkabıların diyabetik ayak yarası oluşumunda ve kötüleşmesinde çok önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Yaşar Selçuk, şunları söyledi: “Yumuşak, rahat ve ayağa uyan ayakkabılar giyilmeli. Yumuşak deriden imal ayakkabılar, ayağa göre şekil aldığı ve ayakta baskı oluşturmadığı için tercih edilmelidir. Çorapsız ayakkabı giyilmemelidir. Ayrıca yüksek topuklu, ucu açık veya dar ayakkabılar uygun değildir. Ayakkabılar giyilmeden önce içlerinde yabancı madde olup olmadığına bakılmalıdır. Diyabetik nöropati hastalarının yürürken farkedemeyeceği maddeler olabilir. Metal paralar, kâğıt ataşları ve benzeri maddeler, uygun tedavi edilmediğinde kolayca enfekte olabilen yaralanmalara yol açar. Bu enfeksiyonlar, sıkça diyabetik ayak ülseri denen durumlara neden olur. Aynı zamanda aynı neden gözönüne alınarak, yaralanma riski yüksek olduğu için çıplak ayakla yürümekten kaçınılmalıdır.”

Dr. Selçuk, nöropati hastalığının oluşmasını önleyebilmek için ılık suda her gün 1–3 dakikalık ayak banyosu yapılmasının faydalı olduğunu anlattı: “Ayak banyosu yaparken yumuşak bir sabun kullanılmalı, sonra da ayak iyice kurulanmalıdır. Nemlendirici kremle masaj yapılmalıdır. Bu, cildi esnek tutacak ve enfekte olabilecek çatlakları engelleyecektir. Ayrıca tırnaklar hiçbir zaman sivri uçlu makasla kesilmemeli, ayak banyosundan sonra ayak tırnakları törpülenerek yuvarlak hale getirilmelidir. Tırnaklar kırılgan hale gelmişse veya iltihaplanmışsa enfeksiyonu önlemek için doktora danışılmalıdır. Ayrıca çoraplar her gün değiştirilmeli, aşırı sıcak ve soğuktan korunmalıdır. Sıcak su şişesi kullanmak yerine, ikinci bir çorap tercih edilmedir. Ayaktaki kan dolaşımının sağlıklı bir şekilde devam etmesi için yürüyüş, dans, yüzme ve bisiklete binme uygun faaliyetlerdir.”