Denizli Din Hizmeti Gönüllüleri Derneği (DİGDER) Başkanı Mustafa Dere, yönetim kurulu üyeleriyle Denizli Gazeteciler Cemiyeti’nde gündemi değerlendirmek için bir basın toplantısı düzenledi. Dere, Türkiye'nin son günlerde ciddi bir demokrasi sınavından geçtiğini belirtti . Dere, “Özellikle basın özgürlüğü, fikir ve vicdan hürriyeti, temel hak ve özgürlükler yara almış ve nereye gittiği belirgin olmayan bir mecraya sürüklenmektedir. Sivil toplum küstürülmüş, değişik düşünceler ifade edilemez olmuştur. Toplum kutuplaştırılmış, aileler birbiriyle görüşemez, konuşamaz hale gelmiştir.” diye belirtti .DİGDER Başkanı Dere sevgi, saygı, kardeşlik, birlik, beraberlik, iyi niyetli bakış , diyalog, vatandaşı olduğu konumda itiraf etme ve demokratik kazanımların, evrensel insani değerler standartlarına ulaşılarak huzurlu bir toplumun meydana gelmesinin en çok büyük arzuları olduğunu belirtti : “Demokrasinin ve sağlıklı bir toplumun olmazsa olmazı olan basının düşüncelerini rahatça ifade etmesi, ülkemizin huzuru, istikrarı adına en mühim unsurlardan bir tanesidir . Son günlerde basın üzerindeki baskıları, basın çalışanlarına yönelik demokratik olmayan uygulamaları üzülerek takip ediyoruz.”
DİYANETİ KARIŞTIRMAYIN
Ümitlerinin bir daha eski günlerde olduğu gibi herkesin huzurla uyanıp evine, işine gideceği bir dönemin gelmesi olduğunu vurgulayan Mustafa Dere, “Toplumun önde gelenlerinden beklentimiz, uluslararası arenada itibarımızı da kaybettiren bu hukuksuz ve keyfi uygulamalara hassasiyet göstermeleri, ortak bir akılla bir daha huzurun, toplumsal barışın tesisinin sağlanmasında itina göstermeleri, yıkılan ümitleri canlandıracak, kaybolan birlik beraberlik ruhunun yakalanmasına vesile olacaktır. Üzülerek ifade edeceğimiz bir konu da son günlerde Diyanet İşleri Başkanlığı’nın gündelik, siyasi ve Aktüel mevzuların içerisine çekilerek yıpratılmak istenmesidir. Misyonu itibariyle toplumu milli ve manevi duygularla donatmak, samimi ve hasbi bir cemiyet teşekkül ettirmek, Kur'ân–ı Kerîm ve sünnet–i seniyye ile yoğrulmuş bir toplumu huzura götürmek olan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bu polemiklerden uzak tutulması en çok büyük arzumuzdur. Çünkü bizler inanıyoruz ki Diyanet İşleri Başkanlığı’na verilmekte olan zarar, yüce dinimiz İslam’a verilmekte olan zarardır. Herkesin bu noktada duyarlı olması, toplumdaki birlik beraberlik ruhunu tesis edecektir.” olacak şekilde açıkladı . Sosyal medyada ve basında, Diyanet İşleri Başkanlığı ve personeliyle ilgili haberler ve yorumlar konusunda yetkilileri medya organları ve kamuoyunda daha dikkatli olmaya davet eden Dere, şunları açıkladı : “Bu duygu ve düşüncelerle bugünkü zor şartlarda demokrasi ve basın özgürlüğüne darbe teşebbüsüne karşı çıkan dünya ve Türkiye medyasına, siyasi parti liderlerine, sivil toplum kuruluşlarına, kanaat önderlerine ve duyarlı tüm vatandaşlarımıza demokrasi ve özgürlükler adına teşekkürü borç biliriz.”
