CHP Milletvekili Kazım Arslan, katılım payı dışında, TRT'nin yayıncılık anlayışı ve kamu yayıncılığı-siyaset ilişkisinde kapsamlı bir değişiklik için yeni projesini hazırladı.
 
Kazım Arslan, TRT paylarının kaldırılmasına ilişkin kanun teklifinin gerekçesinde, hukuk devletinin temel ilkelerine aykırı olan elektrik payı düzenlemesinin yılda 800 Milyon Lirayı aştığını belirterek yürürlükten kaldırılmasını istedi. Taraflı yayınlarıyla bilinen TRT’ye aktarılan payların özellikle AKP döneminde partizan işlere ayrıldığını savunan Arslan, işletmelerde  bu bedelin yatırım ve maliyetleri de yükselttiğini savunarak, her bir elektrik pay bedelinin sonuçta üretimden tüketime kadar ek maliyet olarak yansıdığının altını çizdi.
 
CHP Milletvekili Arslan, Teklifinin gerekçesinde şu başlıklara değindi:
 
 
Pahalı Enerjiye Bir de TRT Payı Ödenmez
 
“Enerji pahalılığından ötürü zaten yeterince maliyet ve bütçe sorunu yaşayan hanehalklarının ve sektör temsilcilerinin, bir de elektrik enerjisi hasılatından TRT’ye ayrılacak pay yoluyla tümüyle anlamsız, hukuka aykırı bir ödemeye kanun yoluyla zorlanması, ekonomik açıdan, devlet eliyle daha güç bir durumla karşı karşıya bırakılmalarına yol açmaktadır. Elektrik kullanım bedellerinden TRT adına alınan -vergiler hariç- yüzde ikilik pay, sanayi üretimi ve yatırımlarını olumsuz etkilediği gibi, ürün maliyetlerini arttırmak suretiyle, nihai tüketiciye kadar uzanan bir pahalılık zincirine zemin hazırlamaktadır.
 
Maliyetleri Düşürelim, Rahat Edelim
 
3093 sayılı Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Gelirleri Kanununun elektrik enerjisi hasılatından TRT adına ayrılacak payları düzenleyen hükümlerin yürürlükten kaldırılması gerekmektedir. Bu sayede, gerek sektörel üretim ve yatırımlardaki maliyetlerin düşürülmesine, gerekse hanehalklarının sadece elektrik kullanımından kaynaklı bedeli ödemesine olanak sağlanacaktır. Düzenlemeyle, hukuki bir gerçekliğe dayanmayan, haklı bir gerekçesi olmayan, adaletsiz bir yasa düzenlemenin de önüne geçilmektedir.
 
Devlet Haraç Kesiyor
 
Elektrik abonelerinin gerçekte TRT’den hizmet alıp almadığına, bir yayın hizmeti alınsa dahi bu hizmetin niteliğine ve tarafsızlık düzeyine bakılmaksızın tüm abonelerin TRT’ye “pay ödeme” adı altında, yasa yoluyla resmen “haraç” ödemeye zorlanmaları, Anayasamızla güvenceye alınmış “hukuk devleti” ilkesiyle çelişen bir durumdur.
 
TRT’de Atatürk Düşmanlığı Zirve Yaptı
 
TRT’nin özellikle AKP’li yıllarda kamu yayıncılığının neredeyse tüm ilkelerinden uzaklaştırıldığı, tarafsızlığın değil partizanlığın kalesi konumuna getirildiği, siyasi kadrolaşmaya liyakatten daha fazla önem verildiği, seçim dönemleri dahil olmak üzere partiler arasındaki adil rekabet olanaklarının çiğnendiği, laik Cumhuriyet’in temel kazanımlarının ve hedeflerinin yok sayıldığı, hatta Mustafa Kemal ATATÜRK başta olmak üzere kurucu kadrolarımızın şahsının ve politikalarının aşağılandığı program içeriklerine ve konuklara yayınlarda sıklıkla yer verildiği örnekleriyle arşivlerde mevcuttur.
 
Hukuk Devleti, Vatandaşın Cebini Düşünür
 
 Anayasal güvencedeki “hukuk devleti” ilkesi, devlet otoritesinin kişi hak ve özgürlükleri yararına sınırlandırılmasıyla koşut ilerlemiş olup, tüm devlet organlarının eylem ve işlemlerinde hukuk kurallarına bağlı kalmasını şart koşmuştur. Hukukun evrensel kurallarına aykırı çıkan yasaların gerçek ve tüzelkişiler üzerinde bıraktığı olumsuz sonuçların ivedi olarak kaldırılması da “hukuk devleti”ni “kanun devleti”nden ayıran önemli bir adım olacaktır. Kamu maliyesine, vergi hukukuna, kamu kurum ve kuruluşlarının gelir ve harcamalarına ilişkin düzenlemelerde izlenecek esaslar da hukuk devletinin bu temel anlayışıyla bağlantılıdır.
 
Hukuka Aykırı Kanunu Kaldıralım, Sorunu Çözelim
 
Bu açıdan, gerçek ve tüzelkişilerin kamuya ödeyeceği bedellerin hukuka aykırı düzenlemelerle yasalaştırılması, özellikle sektörel üretimin en temel girdilerinden olan elektrik enerjisinin tüketimiyle ilişkisiz olan zorunlu TRT paylarının elektrik faturalarına yansıtılarak tahsil edilmesi asla kabul edilemez. Elektrik enerjisi gelirlerinden TRT adına kesilen payların yarattığı olumsuz durumlar yıllardan bu yana tartışılmış ancak çözüm konusunda somut adımlar geciktirilmiştir. Sorunun aşılması adına, bahse konu TRT paylarının yasal dayanağını oluşturan Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu Gelirleri Kanununun ilgili maddelerinin tümüyle yürürlükten kaldırılması gerekmektedir."