Denizli’de 33 yıldır tarihi el dokuması halı ve kilimlerin tamiratını yaparak gelecek kuşaklara aktarmayı sağlayan 46 yaşındaki Abbas Ayhan, gelişen teknolojiye direniyor. Denizli’de kendisi gibi tarihi el dokuması halı ve kilim tamiratı yapan ustanın kalmadığını, ucuz fabrika halılarının bol üretilmesi nedeniyle eski halı ve kilimlerin değerinin bilinmediğini vurgulayan Ayhan, “Bizim ninelerimiz, dedelerimiz atalarımız her birini yaşanmış bir hikâyeye göre ortaya çıkarttığı motiflerle el emeği göz nuru döküp, aylarca üzerinde çalışarak halı ve kilim dokumuşlar. Biz kendi kültürümüze ait el dokuması halı ve kilimlerin değerini ve kıymetini bilmiyoruz. Ucuz ve sayıları her gün artan makine halıları nedeniyle el dokuması halı ve kilimler üzerinden geçen yıllar nedeniyle yıprandığı için çoğumuz tarafından çöp olarak görülüyor. Ben 13 yaşımdan bu yana eski halı ve kilimleri orijinaline yakın yün ipleri kökboyaları ile boyayarak tamiratını yapıyorum. Yok olup gitmelerine engel olmak istiyorum.” Dedi. Kendisi gibi eski kilim ve halıları aslına uygun olarak tamir edecek usta yetiştirmek istediğini ancak, yanında yetiştirmek üzere çalışacak eleman bile bulamadığına dikkat çeken Ayhan, “İnsanlar kolay yoldan para kazanmak istiyor. Benim yaptığım ve 33 yılımı verdiğim mesleğini insanlar ‘Elin eskisi ile uğraşmak’ olarak görüyor. Bu sözler beni çok üzüyor. Üzerinde çalıştığım el dokuması kilim ve halılar bizim öz kültürümüz. Benden sonra da birilerinin eski halı ve kilimleri tamir etmesi için şimdiden yetişmesini istiyorum. Ancak bir iki gün işe gelen sonra bırakıp gidiyor. Bu değerlerimize kültürümüze ne olursa olsun sahip çıkmalıyız. Ben yaptığım işten çok para kazanmıyorum ama işimi severek yapıyorum. Ne olursa olsunda mesleğimi bırakmayacağım. El dokuması halı ve kilimleri tamir etmeye devam edeceği” diye konuştu.
Plastiğe el dokuması halıları değişmişler
İlçelerde, beldelerde, köylerde ninelerin sandıklarında duran kıymetli el dokuması halıların ve kilimlerin zamanında değersiz makine halıları veya plastik eşyalara değişildiğini, bu yüzdende el dokuması halı ve kilim bulmanın zor olduğunu söyleyen Ayhan, “İnsanlarımız ne yazık ki değersiz, yer kaplıyor olarak gördükleri sandıklarındaki halı ve kilimlerini makine halılarına, plastik mutfak eşyalarına değişmişler. Tamirat yapılması için bize halı kilim bile eskisi kadar yoğun gelmiyor. Tarihin kültürün plastiğe değişilmesini kabul edemiyorum. Biz kendi kültürümüzün değerini bilmezken, yurt dışından gelen konuklar halı ve kilimlerimizle, üzerindeki motiflerle çok yakından ilgileniyor. Ben kendi işyerimin dışında geçen yıllarda Japonya’ya bile giderek yüzlerce Japon’a Türk el dokuması halı ve kilim tamiratı, dokuması başta olmak üzere özelliklerini, motiflerini anlamlarını anlattım. Benim işim sabır, sevgi, sadakat ve değerlere sahip çıkmayı gerektirir. Kirmanda hazırlanmış yünle, kök boyayla, o harika motifleri işleyen ellerin ürünü yüzyıllık tarihi halı ve kilimleri tamir ederken duyduğum hazzı hiç bir şeyden alamıyorum. Bu duyguyu anlayacak insanların muhakkak bu mesleğe yönelmesini istiyorum. Bu güne kadar benim gibi düşünen çıkmadı. Mesleğim ile birlikte tarihi kilim ve halılarımızın da yok olmasından çok korkuyorum” diye konuştu.
