Denizli Tekstil Giyim Sanayicileri Derneği (DETGİS) Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Moda ve Hazır Giyim Federasyon Başkan Yardımcısı İsa Dal, sağduyulu Avrupalı tüketicilerin etkisi ile bu yıl siparişlerin rotasının Türkiye’ye döndüğünü söyledi. Bangladeş’in başkenti Dakka’ da muhtelif tekstil atölyelerinin bulunduğu bir plazada çıkan yangında binanın da çöktüğünü bin 100 çalışan hayatını kaybettiğine dikkat çeken Başkan İsa Dal, “Yangının meydana geldiği atölyelerde dünyaca ünlü markalara üretim yapıyordu. Bangladeş tekstil sektöründe bulunan binlerce fabrikada yaklaşık olarak 4 milyon insan çalışıyor ve ortalama aylık kazançları 37 dolar, yani 70 lira civarında. Böyle bir gelir ile insanın çalışması, yasal bir köle düzeninden çok farklı değil. Sırtında giyecek ikinci bir kıyafeti olmayan bu insanlar, dünyanın zengin ülkelerini giydirmek için acımasız bir sömürü düzeninin içinde ölümle burun buruna yaşamlarını sürdürmekteler. Son yıllarda daha ucuz işgücünün ürettiği ürünlere yönelmeleri ile gündemden düşmeyen ABD’li ve Avrupalı alıcılar, basına yansıyan yangın ve kaza haberleri ile üretim yapılan ülkelerdeki aylık 37 dolara ilkel şartlarda çalışan işçileri gördüler. Vicdanı bir sorumluluk olarak bunu algılayıp gerekli tepkiyi gösteren nihai tüketiciler, artık bu sömürüye bir dur denilmesi gerektiğini söylediler. Bu doğrultuda harekete geçen büyük alıcılar, sosyal şartların tam anlamıyla yerine getirildiği ülkelere yöneldiler. Türkiye bu bilinç hareketinden en çok dönüş yapılan ülke konumuna geldi.” dedi.

Adil ticaret


Rekabetin etik sınırları son raddeye zorladığı, emeğin sömürüsü ile zengin ülkelerin görgüsüzce ve umursamazca yaşadığı tüketim çılgınlığı, bu gezegenin adaletsizliğini bir kez daha gözler önüne serildiğini anlatan İsa Dal, “Türkiye de tekstil ithalatında iki yıl önce çıkan koruma yasalarından sonra Bangladeş ten hazır giyim alımı durmuştu. Ancak o güne kadar bu suça bizlerde ortak olmuştuk ve kısmen ortak olmaya devam ediyoruz. Bangladeş ten hazır giyim alınmasının kesinlikle karşısında değilim, ancak alım yapılacak fabrikaların mutlak suretle düzenli denetime giren ve bu denetimden başarıyla geçen, çalışan güvenliğinin ve memnuniyetin ve ‘Adil Ticaret’ in sağlandığı işletmeler olması lazım. Hatta bu tarzda işletmeleri cesaretlendirmek amacıyla alımları teşvik etmek bir insani vazifedir.  Tüketici olarak satın alacağınız her ürünün fiyatından önce etiketine bakarak karar vermek ve bununla da kalmayarak ‘Adil Ticaret’ şartlarının yerine getirildiğinden emin olmamız lazım. Bunları araştırmamak, bizi bu insani sorumluluktan kurtarmaz.” Diye konuştu.