Denizli Kâtip Çelebi İlkokulu hafta sonları öğrenci velileriyle kahvaltılı eğitim toplantılarının ilkini gerçekleştirdi.  Etkinlik 1. Sınıf öğrenci velileri, sınıf öğretmenleri ve okul müdürünün katılımıyla gerçekleştirildi.  Açılış konuşmasını okul müdürü Recep Özgen’in yaptığı etkinliğe konuşmacı olarak Psikolojik Danışma ve Rehberlik Uzmanı Dr. Erkan Kavas katıldı. Dr. Kavas, ‘Çocukla Etkili İletişim’ konulu bir sunum gerçekleştirdi.

Dr. Kavas,  Dün öldü. Yapabileceğiniz bir şey yok. Gelecek daha gelmedi. Ne getireceğini de bilmiyoruz. Endişeye gerek yok. Önemli olan bugünü değerlendirmektir.  Bu günü nasıl değerlendirirseniz geleceğiniz de ona göre şekillenecektir. Geçmişte yaşayanlar, takılıp kalanlar bugünü yaşayamaz, değerlendiremezler. Sonuçta geleceklerini de istedikleri gibi inşa edemezler.

Çocuklarımızın olumsuz, zayıf yanlarına odaklanmak yerine onların olumlu, güçlü yönleri üzerinde durmalıyız. Böylece özgüveni artan çocuk kendiliğinden zayıf yönlerini de güçlendirecek, olumsuz özelliklerini olumluya çevirecektir. Nasıl bir çocuk istiyorsanız öyle anne-baba olmalısınız. Çocuğa nasıl olmasını istiyorsanız öyleymiş gibi davranın dedi. Yüzünüzü kara çıkarmayacaklardır.

Dr. Kavas, çocuklarımıza yarının ne getireceğini biliyoruz. Önemli olan eğitim için uygun ortamın sağlanması, çocuğun her durumda yanında olduğumuzu ona hissettirmektir. Yoksa kendi içimizden geçen hedefleri (hatta yapmayı isteyip te yapamadığımız hedeflerimizi) çocuğumuza gösterip, illaki bu hedefe ulaşacaksın demek çocuk hedefe ulaşsa bile onu kaybetmemize neden olabilir. Her çocuğun yeteneği, kapasitesi farklıdır.  Bugün meslek lisesi metal işleri mezunu olmuş ve profosyonel dlgıçlık eğitimi alarak su altı kaynakçısı olan bir öğrenci ayda altıbin dolar kazanırken, Fen Lisesini bitirmiş, Endüstri Mühendisliği mezunu bir öğrenci üçbin Lira maaşla çalışabiliyorsa, bugün yaptığımız değerlendirmelerin yarının ne şekilde gerçekleşeceği belli değildir. Sizin zayıf, geri dediğiniz çocukların uzun vadede hayatta nerelere geleceğini bilemezsiniz. Çocuklarımızı bir yarış atı veya kendi beklentilerimizi gerçekleştirecek bir araç olarak gibi görmeden, şartsız, ön koşulsuz sevelim, değer verelim. Tıpkı İlk altı yaşında olduğu gibi!