Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, Türkiye'deki öğrencilerin gelişmiş ülkelere göre daha az ders saatiyle eğitim gördüğünü belirterek, bu açığı kapatmayı planladıklarını söyledi. Dinçer, Denizli'de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın da katıldığı, Cedide Abalıoğlu Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde düzenlenen yeni eğitim yılının başlaması ve toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, yeni eğitim sistemini değerlendirdi.

Ülkenin bütün çocuklarına ve gençlerine daha nitelikli eğitim vermek istediklerini ifade eden Bakan Dinçer, “Mutlu olmanızı, yetenek ve ilgilerinizi esnek ve demokratik bir yapı içinde geliştirmenizi arzuluyoruz. Bu fırsatları sunduğumuzda gençlerimizin dünyayla rekabet edebilecek nitelikli bireyler olarak yetişeceğine, kendileri, aileleri ve topluma daha faydalı olacağına büyük bir inanç besliyoruz. Bu inançla yola koyulduk ve on yılda gerçekleştirilen muazzam yatırımlarla eğitime ilişkin en temel sorunları büyük ölçüde arkamızda bıraktık. Okul öncesinden yükseköğretime eğitimin her basamağındaki okullaşma oranlarında, kız çocuklarımızın ve engelli çocuklarımızın eğitime erişimlerinde büyük mesafeler katettik.” dedi. Eğitim sisteminde çözüm bekleyen birçok problemin başında kalite düşüklüğünün geldiğini vurgulayan Dinçer, “Bugün eğitimde kaliteyi konuşabiliyorsak, bunu son on yılda çok büyük bir kararlılık ve çabayla yürütülen çalışmalara ve her kesimin desteğiyle sürdürülen büyük yatırımlara borçluyuz.” şeklinde konuştu.

Her şeyin büyük bir hızla eskiyip değiştiğini, beklenti ve taleplerin arttığını ifade eden Milli Eğitim Bakanı, şunları söyledi: “Meslekler sürekli bir değişim içinde. Bu süreçte öne çıkan en önemli alanlardan biri eğitim olduğu için ülkeler, eğitime ilişkin yaklaşımlarını sürekli gözden geçiriyor ve önlerine yeni hedefler koyuyor. Birçok ülke, eğitim sürelerini arttırmak suretiyle nüfuslarının büyük bir bölümünü lise ya da üniversite mezunu yapmak üzere çeşitli tedbirler alıyor. Hattâ Avrupa Birliği ülkeleri, 2020 yılına kadar nüfuslarının en az yüzde 90'ını lise mezunu yapmak üzere hedeflerini revize etmiş durumda. Ülkemizde ise nüfusun sadece yüzde 28'i lise mezunu, yetişkin nüfusun ortalama eğitim süresi ise 6 yıl civarında. Gelişmiş ülkelerle aramızda yarı yarıya bir fark söz konusu. Öyleyse bir taraftan genç nüfusumuzun en büyük zenginliğimiz olduğunu söylerken bir taraftan da çocuklarımızın iyi yetişmesi için gereken adımları atmazsak, doğru ve samimi davranmış olmayız. Bu büyük zenginliğin hiç ortaya çıkmadan heba olmasını, öğrencilerimizin ilgi ve yeteneklerinin körelmesini, hayallerinin yarım kalmasını, çeşitli sebeplerle okul terklerini hem onlar hem ülkemiz adına çok büyük bir kayıp olarak görmeliyiz.”

FATİH PROJESİYLE 52 PİLOT OKULDA 12 BİN TABLET BİLGİSAYAR DAĞITILDI

FATİH projesiyle 52 pilot okuldaki öğrenci ve öğretmenlere yaklaşık 12 bin tablet bilgisayar dağıtıldığını da vurgulayan Bakan Ömer Dinçer, şunları kaydetti: “Liselerimize akıllı tahtalar yerleştirme çalışmaları bütün hızıyla devam ediyor. Sonuç olarak çağı gelen her çocuk ve gencimizin eğitime erişimini hedeflerken aynı zamanda nitelikli bir eğitim vermeyi, çağın gereklerine uygun bilgi ve beceriler kazandırmayı istiyoruz. Bu herkesin ortak çaba ve katkısını gerektiren, ancak hepimiz el ele, gönül gönüle verirsek üstesinden daha çabuk geleceğimiz, sorunlarımızı daha hızlı çözebileceğimiz bir süreçtir. Eğer bu ülkede işsizlik, yoksulluk, şiddet, ayrımcılık gibi birçok sosyal sorunun çözümünü istiyorsak, bunun için elimizdeki en değerli araç eğitimdir. Bu yüzden okul öncesinden başlayarak her basamakta yükselen eğitim göstergelerini yüzde 100'e ulaştırmak için şimdi olduğundan çok daha fazla çalışacağız. Öğrencilerimizin okul terklerine daha büyük dikkatle eğilip tedbir alacağız. Her çocuğumuzun gerekli bilgi ve beceriyle donanmış olarak hayata atılması için eğitim yöneticileri, öğretmenler ve veliler olarak aramızdaki diyaloğu ve işbirliğini sürekli diri tutacağız.”